Bilgi'den ODTÜ ve bilime destek

İstanbul Bilgi Üniversitesi akademisyenleri, “öğrencilerinin düşünce ve ifade özgürlüğüne sahip çıkan ve polisin orantısız güç kullanımını eleştiren” ODTÜ yönetimine destek veren bir duyuru metni hazırladı. “ODTÜ yönetiminin tavrını eleştiren üniversite rektörlerinin ve ODTÜ yönetimine soruşturma açan YÖK yönetiminin önemli bir muhakeme hatası yaptığı” belirtilen metinde “bu hatanın altında imzası olan meslektaşlarımızı çok geç olmadan bu hatadan geri dönmeye davet ediyoruz” denildi.

“İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden bir grup akademisyen” adına hazırlanan duyuruya, 86 öğretim elemanı “ilk imzacı” olarak destek verdi. Saat 16:00’dan sonra paylaşıma açılan metni, haberin yayına girdiği saate kadar yaklaşık 150 öğretim elemanı imzalamıştı. Yarın saat 11:00’e kadar imzalanabilecek duyuru, daha sonra imzacılarıyla birlikte kamuoyuyla paylaşılacak.

Duyuruda, 18 Aralık’ta Başbakan’ın da katıldığı Göktürk-2 uydusunun fırlatma töreni sırasında öğrenciler tarafından yapılan protestonun, polisin yoğun şiddeti nedeniyle üzücü olaylara sahne olduğu vurgulanıyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ODTÜ yönetimini, ODTÜ'lü öğretim üyelerini ve protestocu öğrencileri kamuoyu önünde eleştirmesinin ardından üniversite rektörlerinin, protestocu öğrencileri ve onlara sahip çıkan ODTÜ yönetimini kınaması ve YÖK’ün ODTÜ yönetimi için soruşturma başlatması, “tepkilerin sanki bir ayaklanma bastırılıyormuş gibi kamuoyuna yansıtılması, ülkemizde toplumsal barışın daha da zarar göreceği konusunda endişelerimizi arttırmaktadır” ifadesiyle eleştirildi.

Öğrencilerin düşünce özgürlüğüne sahip çıkan ODTÜ’nün tavrının, üniversitelere örnek olması gerektiği söylenen duyuruda şiddete başvurmaksızın, Başbakan ve Hükümet dahil herkesi eleştirebilir ve protesto edebileceği söylendi.

Türkiye’de barışçı protesto gösterilerinin dahi polis şiddeti marifetiyle bastırıldığı ifade edilirken, demokratik bir ülkede, “siyasi iktidarın üniversiteleri azarlamasının, onları hizaya sokmaya çalışması ve üniversitelerin ve akademisyenlerin siyasi iktidara uyum sağlama yarışına girmelerinin de söz konusu olamayacağı”na dikkat çekildi.

Yeterince olgun ve akılı bir siyasi yönetimin, üniversitelerden, eleştiriden ve protestolardan kazanım sağlayabileceği söylenirken, “evrensel akademik standartların farkında olan bir üniversite ise ‘majestelerinin üniversitesi’ olmayı en büyük aşağılanma sayar” dendi.