Futbolun teknolojisi

Ersan Bayram1990’larda bilgisayar teknolojisinin sporda kullanılması mevcut yapıyı tamamıyla değiştirerek sporda yeni bir çağı başlattı, artık maçlar sırasında hangi futbolcunun kaç kilometre koştuğundan frikik atışlarının kaleye uzaklığına dek her şey ölçülebiliyor. Teknoloji geliştikçe daha matematiksel bir hale bürünen futbol, gittikçe bilgisayar oyunlarına benzer oldu. Bacasız endüstri olarak anılan ve milyarlarca doların döndüğü bu sektörün ulusal … Devamını oku

Vasat puan, tutarsız ceza

Kırmızı kartlarıyla çok tartışılan Galatasaray-Fenerbahçe karşılaşmasının hakemi Cüneyt Çakır Futbol Federasyonu tarafından “dinlendirilecek”. Çakır, maçın gözlemcisinden 7,1 notu almıştı. Akla şu sorular geliyor: On üzerinden 7,1 düşük bir not mudur? Bu notu alan bir hakem neden altı maç dinlendirilir? Bir hakem neye göre değerlendirilir ve ceza alır? Türkiye Futbol Federasyonu Gözlemci Raporu’nda, maçın baş hakemi … Devamını oku

“Kalene gol atıp ayakta kalmak, öğrenme sürecinin bir parçası”

Dünyanın önemli savunma oyuncuları arasında ismi geçen ve Brezilya Ulusal Takımı’nda da forma şansı bulan Edu, Şampiyonlar Ligi’nde şansız bir sezon geçiriyor. Fenerbahçe’nin gruplarda yediği 6 golde, Edu’nun katkısı var: CSKA ve İnter maçlarında son adam olarak kaptırdığı iki top Fenerbahçe’nin kalesinde gol oldu. Edu yine bu maçlarda bir penaltıya neden oldu ve kendi kalesine … Devamını oku

Mikroçipli toplar yeşil sahalara iniyor…

Ersan Bayramebayram@medyakronik.com Her maçtan sonra ortalığı kaplayan hakem hataları tartışmalarının “top çizgiyi geçti mi geçmedi mi” faslı yakında tarihe karışacak. Çünkü 2010’dan itibaren maçlar artık içinde bir mikroçip bulunan toplarla oynanacak ve topun çizgiyi geçip geçmediği bizzat topun kendisine sorulacak! Ayrıntılar birazdan, ama önce işin mazisine bir göz atalım… Diğer uluslara kıyasla topun peşinde daha … Devamını oku

Modifiye: Gençlerin yeni tutkusu

Modifiye araçlarla yapılan “illegal yarışlara” son dönemde en çok İstanbul Şile yolunda rastlanıyor. Şile yolunun müdavimlerinden M.K., Medyakronik’e “Her yeni otomobilimi aldığımda bir önceki hız rekorumu kırmaya çalışırım” diyor. Daha önce arkadaşlarıyla birlikte Suadiye civarında yarıştıklarını belirten M.K., son zamanlarda yeni asfalt dökülen Şile yolunu tercih ettiklerini belirtiyor. İstanbul’un merkezine uzak olması ve trafik ekiplerinin özellikle sonbahar ve kış mevsimlerinde bu bölgeye pek uğramıyor olmaları Şile’nin tercih edilmesinin bir başka nedeniymiş.

M.K. kendi kullandığı aracı modifiye hale getirmek için 18-20 bin YTL masraf yaptığını belirtirken arkadaşı Ö.F.K., 20 bin YTL’nin üstünde masraf yaptığını söylüyor. M.K. zaman zaman aşırı hız sonucu araç kontrolünü kaybeden sürücülerin yoldan geçen kamyonların altında can verdiğini ama bu durumun kendilerindeki hız tutkusunu daha da kamçıladığını sözlerine ekliyor.

Trafikle ilgili yasa ve yönetmeliklere aykırı bir faaliyet olan “modifiye” filmlere de konu oluyor. “Fast and the furious” ve özellikle “Torque” son yıllarda vizyona giren ve çok seyredilen filmlerin başında yer alıyor.

‘Bir gün herkes buzun üstünde olmayı tadacak…’

Nur Niyaz Bildiknbildik@medyakronik.comTürkiye’yi 2006 Kış Olimpiyatları’nda temsil eden Tuğba Karademir, son olarak Amerika’daki Grand Prix’de dokuzunculuk ve Hırvatistan’daki Golden Spin’de beşincilik elde etti. Eğitimi için Kanada’ya taşınan ve çalışmalarını orada sürdüren genç sporcu, Türkiye’yi bu alanda mutlu eden tek isim. – Spor, hayatınıza ne zaman girdi? Buz pateninden önce başka bir sporla uğraştınız mı?– Kreşe … Devamını oku

Futbolla voleybolun eğlenceye düşkün çocuğu: Bossaball

Sinan Gülal sinangulal@medyakronik.com 2001 yılında konsepti oluşturulan, 2005 yılında da ilk turnuvası Brezilya’da yapılan Bossaball, plaj futbolu ve voleybolunun ortak özelliklerine benzeyen kurallarla şişme bir trambolin üzerinde zıplanarak oynanıyor. Belçika, Brezilya, Hollanda, Portekiz, Norveç, Romanya, B.A.E, İrlanda, Singapur, Yunanistan ve İspanya’da gençlerin birinci tercihi haline gelmeye başlayan Bossaball, Türkiye’de şimdilik sadece özel organizasyonlarda boy gösterdi. … Devamını oku

Türkiye’yi 50 yıl ileri fırlatan atlet: Eşref Apak

Atina’da 2004’de düzenlenen olimpiyatlar, o güne dek çevresindekiler dışında kimsenin adını duymadığı bir genç sayesinde, Türkiye’nin yarım asırdan fazla bir zaman sonra atletizmde madalya kazandığı ilk olimpiyat olmuştu. 22 yaşındaki Eşref Apak, Macar atlet Adrian Annus’un doping aldığının ortaya çıkması sonucu diskalifiye edilmesiyle madalya kürsüsüne çıkmayı bile tadamadan çekiç atmada üçüncülük kazanmıştı. Türkiye, Ruhi Sarıalp’in … Devamını oku

Beş milyonluk hurda

Akman Yengin – Gökhan Tan Hizmete girdiği 2002’den beri, konumlandırma hatası ve altyapı eksikleriyle tartışılan Atatürk Olimpiyat Stadyumu bu kez Galatasaray Sportif A.Ş. tarafından yaptırılan rüzgâr panallerinin yıkılmasıyla gündemde. Halkalı’daki stadyum İstanbul’un aday olduğu 2012 Olimpiyat Oyunları için yapılmış ancak, kentin seçilmemesi üzerine futbol karşılaşmalarına açılmıştı. Sahanın kuzey yönünden esen rüzgârlara açık olması, karşılaşmalar sırasında … Devamını oku

Süreyya Ayhan Haziran’da pistlere dönüyor

Uzun zamandan beri medyada milli atlet Süreyya Ayhan’ın federasyonla ilişkisinin sona ediğine ve bir daha koşamayacağına ilişkin haberler çıkıyor. Ancak gerek doktoru, Tamer Çavuş, gerekse Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi’nin verdiği bilgiler Süreyya Ayhan’ın önümüzdeki yıl tekrar pistlere dönme ihtimalinin oldukça güçlü olduğunu gösteriyor.Süreyya Ayhan’ın doktoru Tamer Çavuş çok net olarak ‘’Süreyya işsiz değil ve … Devamını oku