Son yıllarda basılı yayınlardaki tiraj düşüklüğünden yalnızca gazeteler değil dergiler de nasibini aldı. İthal yayınlar, markalardan çok reklam alsalar da bu gruplardan art arda gelen kapanma haberleri sektör için genel bir portre çizmeye yetiyor. Vogue, Vanity Fair gibi dergileri bünyesinde bulunduran Amerikan yayıncılık devi Condé Nast’ın Türkiye’deki ortağı Doğuş Yayıncılık’ın büyük umutlarla Türkiye’ye getirdiği Glamour’ın ikinci sayıdan sonra kapanması, bu durumun öne çıkan örneklerinden. Haftalık yayın yapan İtalyan moda dergisi Grazia da Ommedya ile Türkiye’ye girdikten 10 ay sonra yayın hayatına son vermişti.
Ekonomik kriz
Dergilerin yaşadığı bu zorluklara neden olan pek çok dinamik var. Reklam verenlerin azalması ve sayfa bazında reklam fiyatlarının düşmesi dergileri kapanma tehlikesiyle karşı karşıya bırakan en önemli unsur. Instyle, Fortune gibi yüksek tirajlı dergilerin de içinde bulunduğu Nikkei Mutlu Dergi Grubu Reklam Grup Başkanı Ceyda Sezer’e göre Türkiye’nin 2016’da yaşadığı siyasi ve ekonomik kriz ortamı, sarsıntının başlıca nedeni. “Darbe girişimi, terör saldırıları, insanların alışveriş merkezleri ve kalabalık yerlere gitmekten kaçınmaları perakendeyi zor duruma soktu, doların yükseldiği bu kriz ortamında perakendeciler de tasarrufu reklam giderlerini kısarak sağlamaya çalıştılar” diyen Sezer, bu durumun sadece dergi değil yazılı basının tümü için geçerli olduğunu vurguluyor.
Dijital mecralar tirajları etkiledi.
İnternet yayıncılığı ve sosyal medyanın yükselişi ise dergi reklam gelirlerini ve tirajı düşüren bir diğer neden. İçeriğin, dijital ortamdan kısa sürede ve kolaylıkla alınması, okuru basılı yayınlardan uzaklaştırıyor. “Dijital mecralarda üretilen içeriğin dergi içeriğinin yerini tutması mümkün olmasa da bir pay kaymasından bahsedebiliriz. O yüzden biz reklam üzerine projelerimizi bünyemizde olan trendus.com ile birlikte web-dergi-sosyal medya-etkinlik olmak üzere 360 derecelik bir yapı üzerine kuruyoruz” diyen Sezer, işi en ince ayrıntısına kadar bilen editörlerin bir ayda hazırladığı içeriğin okur nezdinde her zaman daha değerli olacağına dikkat çekiyor.
Okur ne düşünüyor?
Okurun genel kanısı internetin yaygınlaşmasıyla gazete ve dergi satın alma alışkanlığı değişse de basılı yayının bitmeyeceği yönünde. Lise son sınıf öğrencisi Yasemin Çelik dergi okusa da eskisine göre daha az satın aldığını söylüyor ve 10 yıl içinde basılı dergilerin yerini dijitallerin alacağına inanıyor. Yüksek lisans öğrencisi Defne Tozkoparan ise “Kafa’dan Penguen’e, Vogue’dan GQ’ya çok çeşitli dergiler alıyorum. Ekrana bakmanın sayfaya dokunmakla aynı etkiyi yaratmadığına inanıyorum. Baskının da uzun yıllar varlığını koruyacağına inanıyorum” diyor.
Art arda gelen kapanma haberlerine rağmen Doğuş Yayıncılık’ın Türk okurunun karşısına Glamour’dan sonra Teen Vogue ile çıkmaya hazırlanması da dergilerin bitme noktasına gelmediğinin göstergesi. TÜİK’in Temmuz ayında açıkladığı Yazılı Basın İstatistikleri’ne göre 2011’den bu yana 200’e yakın dergi kapansa da 2731 dergi hala faaliyet halinde bulunuyor.