Avrupa kupalarındaki son temsilcimiz Galatasaray, Hamburg’a dramatik bir şekilde yenildi ve UEFA Kupası’na beklenenden erken veda etti. Hedef büyüktü. İstanbul’da, ezeli rakibin stadında oynanacak final maçında UEFA kupasını ikinci kez kazanmak Galatasaray Spor Kulübü’nün 104 yıllık tarihindeki en önemli başarı olacaktı. Sarı-kırmızılı takım bu hedefini gerçekleştirebilseydi hem Avrupa, hem de Türk futbolunda ses getirecek bir başarıya imza atacaktı.
Sezonun son çeyreğinde teknik direktörlük koltuğuna oturan Bülent Korkmaz, 2000 yılında kupayı kaldıran takımın kaptanıydı. Eğer teknik direktör olarak bu kupayı kaldırabilmiş olsaydı, Hollandalı Huub Stevens’le birlikte bu kupayı hem futbolcu hem de teknik direktörken kaldıran ikinci kişi, Galatasaray çatısı altında ise hem futbolcu hem de teknik direktör olarak kaldıran ilk kişi olacaktı. Kupa kazanıldığı 2000 yılında kadroda bulunan Hasan Şaş, bu yıl da UEFA Kupası’nı kaldırarak, bu kupayı iki kez kazanma başarısını gösteren ilk Galatasaraylı futbolcu olacaktı.
G.Saray, turu geçemeyerek, belki de kupayı kazanamayarak yaşanan küresel ekonomik krizde önemli bir gelir kapısını kapamak zorunda kaldı. Bilindiği gibi UEFA Kupası’nda mücadele eden takımlar, Şampiyonlar Ligi’nde mücadele eden takımlara göre kasasını daha az doldurabiliyor. Fakat Meira’nın maliyeti ve satışı arasındaki 1 milyon avroluk farkı bile kar olarak gören G.Saray, UEFA Kupası’na uzanabilseydi bunun çok daha fazlasını kazanacaktı.
Atlanan her tur ve kupa karşılığında UEFA tarafından verilecek ödül, reklamlar, televizyon yayını, bilet ve kulüp ürünlerinin satışından sağlanacak gelir ile Galatasaray’ın 20 milyon avroya yakın bir kazanç elde etmesi olasıydı.
Gelgelelim Galatasaray dokuz yıl önce kazandığı UEFA Kupası’nı da nakde çevirememişti. İç çekişmeler nedeniyle kulüp, tek bir lisanslı forma bile satamamıştı. Şimdi benzer bir basiretsizlik göstererek, Servet’in sakatlanmasıyla en zayıf mevki haline gelen defansın en önemli oyuncusunu, en kritik maç öncesinde elinden çıkardı.
Galatasaray finalde UEFA kupasını kaldırmış olsaydı, UEFA Kupası tarihinde 1998’den bu yana oynanan tekli finallerde ezeli rakibinin sahasında bu kupayı kazanan ilk takım olacaktı. Fenerbahçe ve Galatasaray’ın arasındaki maçların dünya derbileri arasında önemli bir yere sahip olduğunu düşündüğümüzde, yabancı ülkelerde bu derbiden bahsedildiğinde akla gelen ilk olay bu olacaktı. Ayrıca, UEFA Kupası’nı alması durumunda UEFA Süper Kupası için mücadele etme, gelirini ve başarılarını katlama şansını da yitirdiğini de ekleyelim.