Yaşadığınız ülkede yıllardır satışı yapılan ithal bir ürün aldınız. Ama ilk defa edindiğiniz bu ürünü nasıl kullanacağınızı bilmiyorsunuz. Doğal olarak ürünle birlikte verilen kılavuz kitapçığına başvuruyorsunuz. Ancak kitapçıkta anlayabileceğiniz dilde açıklama bulunmuyor. Daha da vahimi bu kılavuzda ülkenizde konuşulmayan 20’ye yakın dilde açıklama yer alıyor.
Bu durum, ürünü el yordamıyla çözmeye, kullanmaya çalışmak durumuyla karşı karşıya kalmanın ötesinde size ne düşündürür? Mağazayı ve ürünlerini beğenseniz de, o ürünü satın alan ve içinde kendi dilinde yazılmış bir açıklama bulan onlarca ülkenin vatandaşı kadar önemsenmediğinizi hissetmez misiniz?
Dünya markanın Türkiye başarısı
Tüketiciye düşük fiyatlı ve iyi tasarlanmış mobilya ve ev aksesuarı sunmayı amaçlayan İsveçli IKEA, kendi alanında dünyanın en büyük ve en başarılı markalarından. 40 ülkede faaliyet gösteriyor. Türkiye pazarına Mayıs 2005’te İstanbul Ümraniye’de açtığı mağaza ile girdi ve bu firmanın dünyadaki 213. mağazasıydı. Büyük ilgiyle karşılandı. Öyle ki mağazaya giden çevre yolunda büyük kuyruklar olmuş ve saatlerce beklemek zorunda kalan müşterilere su servisi yapılmıştı.
Ümraniye’yi sırasıyla Bornova (İzmir), Bayrampaşa (İstanbul) ve Osmangazi (Bursa) mağazaları izledi. Basına yansıdığı kadarıyla firma bu yatırımların karşılığını fazlasıyla aldı. Öyle ki Genel Müdür Mikael Bartroff’un Ekim 2006’daki açıklamasına göre, sadece Ümraniye mağazasının restoranında satılan İsveç köftesinden yılda 5 milyon TL’lik ciro elde etti.
Gelgelelim firmanın bu başarısı, Türkiye pazarına girişinin dördüncü yılında bile ürünlerin kullanım kılavuzuna Türkçe’nin kalıcı olarak girmesini sağlayamadı. Örneğin, uygun fiyatı ve işlevselliği nedeniyle en çok satılan ürünler arasında yer aldığını tahmin ettiğimiz Kvart marka duvar lambasının kullanım kılavuzunda Slovakça’dan Flamanca’ya 18 dilde açıklama yer alıyor. Aynı durum Mysa Vete marka yorganın kullanım kılavuzunda da geçerli. Örnekler çoğaltılabilir.
“İsteyene kasada veriyoruz”
IKEA Bayrampaşa Müşteri Hizmetleri Sorumlusu Feyza Kuşçu, kılavuzlarda Türkçe açıklama yer almamasının nedenini, toplu üretim yapan ve dünyada yüzlerce mağaza sahibi bir marka olmalarına bağlıyor. Kuşçu “Ancak kasa arkasındaki yazıcılar sayesinde isteyen müşteriye Türkçe açıklama veriyoruz” diyor. Ve 2009 yılı içerisinde kılavuzların kendisine de Türkçe seçeneğinin ekleneceğini belirtiyor. Mağazanın, Ümraniye şubesi müşteri hizmetleri sorumlusu ise, Ocak 2008’de tüm ürünlerin kullanım kılavuzunda Türkçe açıklama bulunduğunu ancak stokların tükendiği bilgisini veriyor. Yeni üretim ürünlerinin ise satışa sunulmalarının biraz zaman alacağını belirtiyor.
Kanun var, uygulama yok
T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı “Tanıtma ve Kullanım Kılavuzu Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik” birinci maddede “Üretilen veya ithal edilen sanayi mallarının tanıtım, kullanım, bakım ve basit onarımına ilişkin Türkçe kılavuzla ve gerektiğinde uluslararası sembol ve işaretleri kapsayan etiketle birlikte satılma zorunluluğu” bulunduğu bilgisi yer alıyor.
Yönetmeliğin beşinci maddesi ise kullanım kılavuzunun zorunlu olmadığı (kelepçe, vida, giyim aksesuarları, tuğla, çatal, bıçak, saksı, vs) ürünler belirtiliyor. Ancak kanuna göre, bu mallar dışında kalan ve piyasada satışa sunulan tüm ürünlerden ithal edilmiş olanların bakım, onarım ve kullanımına ait tanıtma ve kullanma kılavuzlarının, Türkçe tercümeleriyle, yurt içinde üretilenlerin ise bakım, onarım ve kullanılmasını gösterir Türkçe tanıtma ve kullanma kılavuzlarıyla satılması zorunlu.
Yönetmeliğin yedinci maddesinde ise, “Bu yönetmeliğe aykırı hareket edenler hakkında, kanunun idari para cezası ile ilgili hükümleri uygulanır” bilgisi yer alıyor.
Kanunlar bir yana, basında yer alan haberlere göre İstanbul’da yaşayan insanların üçte biri, alışveriş etmese de IKEA mağazalarına girip çıkmış. Yaklaşık 5 milyon insana karşılık gelen bu sayı, tüm Slovakya’nın nüfusu kadar.