Ön sayfada kan var!

Agence France-Presse (AFP) muhabiri Tarık Mahmud tarafından Pakistan’ın Afganistan sınırında çekilen ve ajans tarafından servis edilen bir fotoğraf dün (24 Aralık 2008) Türkiye’de de bazı gazeteler tarafından kullanıldı. Fotoğraf, Hayber Özerk Bölgesi’nin başkenti Bara’da adam kaçırma, fidye isteme ve cinayetle itham edilen iki erkeğin kalaşnikof tüfekle infazını gösteriyordu. Habere göre devlet otoritesinin nüfuz etmediği, Taliban kontrolündeki bu bölgede şeriat kuralları geçerliydi. “Kısasa kısas” gereği bu infaz, infaz edilen iki kişinin öldürdüğü söylenen taksi şoförünün yakınları tarafından gerçekleştiriliyordu.

Belgelediği şiddet nedeniyle okuru rahatsız edebilecek bu fotoğraf Vatangazetesi tarafından, ön sayfanın üst yarısını kaplayacak şekilde verildi. Bu kullanım gazetecilik adına cesur bir karar olarak nitelenebilir. Nitekim Hürriyet hariç Türkiye’de yayınlanan gazetelerin hiçbirinde fotoğraf ve ilgili haber yer almıyordu. Dünyanın belli başlı haber ajansları arasında yer alan AFP’nin servis ettiği bu fotoğraf tüm gazetelere ulaşmış olmalıydı.

Peki bir gazetenin manşetten kullanacak kadar önemli gördüğü bu fotoğraf ve habere, diğerleri neden iç sayfalarında bile yer vermemişti? Soruyu tersinden soracak olursak Vatangazetesinin kullanımı gerçekten de “cesur bir karar” olarak nitelenebilir miydi?

Soruyu gazete yöneticilerinin ve editörlerinin kendisine yönelttik.

Vatan: “Demokratik bir ülke bunu hak etmiyor”

Haberi ‘‘Taliban Adaleti’’ başlığıyla manşetten veren Vatan’ın Genel Yayın Müdürü Tayfun Devecioğlu, Pakistan’ın demokrasiyle yönetilen önemli bir ülke olduğunu ve böyle bir ülke için bu görüntünün önemli bir haber olarak algılanması gerektiğini düşündükleri için fotoğrafı manşette kullandıklarını dile getiriyor. Devecioğlu amaçlarının, “Türkiye’nin de benzer bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu ima etmek” olmadığını, sayısı 50’yi geçen Müslüman ülkelerin bir bölümünde bu tarz olayların yaşanabildiğini söylüyor. “Ancak Pakistan’da bunun çok uç ve çarpıcı bir örneği” diye de ekliyor.

Haberi kullanan ikinci gazete Hürriyet’ti. Yazıişleri yoğunluk gerekçesiyle sorumuza cevap vermedi. Gazeteden edindiğimiz tek bilgi, bu haber üzerine geç saatlerde ön sayfanın değiştiği ve haberin son baskıya yetiştirildiği.

Sabah’ın yazıişleri müdürlerinden Barış Soydan, fotoğrafı kullanmamalarını “teknik nedenlere” bağlıyor. “O gün, AFP bağlantısında yaşanan bir sorun nedeniyle fotoğraf elimize geç ulaştı. Ama kullansaydık büyütmekten çekinmezdik” diyor.

Radikalgazetesi Yazıişleri Müdürü Erdal Güven de fotoğrafın kendilerine ulaşmadığını belirtiyor. “Ancak kullanmamız durumunda bile insanların gözünün içine bu kadar sokmaz, yani daha küçük ve büyük olasılıkla iç sayfalarda kullanırdık” diyor. Gazetenin genel olarak “ön sayfada kan göstermeme”yi tercih ettiğini dile getiren Güven, Bosna İçsavaşı’nda durumun farklı olduğunu çünkü bu savaşın Türkiye’de yaşayanlar için farklı bir anlam taşıdığını söylüyor. Güven, dünkü infaz haberi için “Taliban iktidar iken ve orda belli bir düzen oturtmaya çalışırken böyle haberleri kullanmanın bir manası vardı. Ama şu anda durum bu değil” diyor.

Zaman: “Türkiye’de de olsa kullanmayız”

Zamangazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Mehmet Kamış, fotoğrafın yazıişleri gündemine gelmediğini ancak gelmesi durumunda da kullanılmayacağını belirtiyor. Kamış “Kimin yaptığı, Afganistan veya İngiltere’de olması da önemli değil. Zaman gazetesi olarak bu şekilde kan ve ölüm ifade eden fotoğrafları kullanmıyoruz’’ diyor. Kamış bu ilkeyi, yıllar önce İngiltere’de yaşanan bir olayla örnekliyor: “Kreşi basan bir kişi 10–15 kadar çocuğu öldürmüş ve intihar etmişti. Ancak İngiliz gazeteleri ortak bir kararla ölen çocukların kanlı görüntülerini yayınlamadı. Çocukların evlerine giderek, ailelerle konuşarak haber yaptı. Ve o tarz fotoğrafların insanların özellikle çocukların psikolojilerini bozduğunu, bu tür ölüm olaylarını normalleştirdiğini belirtti.”

Mehmet Kamış “Bu olay Afgan sınırında değil Türkiye’de olması durumunda bile yayınlamazdık. Kan, ölüm, öldürme fotoğraflarını girmiyoruz. Kimi zaman kaza fotoğraflarını bile girmiyoruz. Gazetecinin sosyal sorumluluğu olmalı. Vatan gazetesi ‘bakın ne kadar vahşiler’ demek istiyor. Oysa ABD’de Afganistan da aynı infazları yaptı” diyor.

Habere yer vermeyen Tarafgazetesinin yazıişleri müdürlerinden Eray Özer, fotoğrafın kendilerine ulaşmadığını ancak haber değeri taşıyan, kullanılması gereken bir kare olduğunu düşünüyor. “Gündemin yoğunluğuna göre yer verirdik” diyor Özer “ama bazı yerleri keser ya da netsizleştirirdik.”

Evrensel: “Sakallı adam da Hıristiyan da yapıyor”

Fotoğraf Evrenselgazetesinde de yer almadı. Yazıişleri müdürü Fatih Polat, yayınlamakta bir sakınca görmemekle birlikte bu tarz haber ve fotoğrafların “Batı’nın Doğu’yu sömürüsüne ve işgale hizmet ettiğini” düşünüyor.
“Edvard Said ‘Haberlerin Ağındaki İslam’ kitabında, Batı’nın Arap coğrafyasını, İslam coğrafyasını sömürgeleştirmeye yönelik bir söylem biçimi olduğunu, haber ve fotoğrafların bu şekilde ele alındığını söyler. Ben de bu fotoğrafın bu duruma hizmet ettiğini üstelik Afganistan’ın ABD tarafından işgalini meşrulaştırmaya yönelik bir durum olarak düşünüyorum. Ama buna rağmen kullanırdım. Çünkü İslam dininde bu türden bir adalet pratiğinin rezilliğine ve tamamen karşısında durulması gerektiğine inanıyorum. Bush da bugün bu elinde silah olan sakallı adamın Hıristiyancasını yapıyor. Dolayısıyla arkasında türlü ilişkiler olabilir ama hiçbir din böyle bir adalet sistemini meşrulaştırmamalı. Haberi koyar ama eleştirimi de yapardım” Eleştirel bir şekilde bu fotoğrafı koyar ve haberi yayınlardım.’’