“Sen bu filmi al, İstanbul’daki komünistlere izlet!”

Nazlı Hazal Tetik

Yapımına 20 yıl önce başlanan Karadeniz Sahil Yolu 8 Nisan 2007’de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından resmen açıldı. Yolun yapımı sırasında Karadeniz sahil şeridinde doğanın nasıl tahrip edildiğini anlatan Son Kumsalbelgeseli ise İnebolu’nun AKP’li Belediye Başkanı İdris Güleç’in hışmına uğradı. 22 Temmuz’da gerçekleşen bu olayın ardından Abana’ya geçen ekip, ertesi gün Abana’nın CHP’li belediye başkanı Şevket Yazgan’dan onay aldı ama belgesel bu kez de Abana Kaymakamlığı’nın izin vermemesi üzerine gösterilemedi.

Belgeselin yapımcısı Aydın Kudu İnebolu’da yaşanan olayın AKP ile ilgisi olmadığını düşünüyor ve “Eminim o başkan da fırça yiyecektir” diyor. Buna karşılık İnebolu Belediye Başkanı İdris Güleç yaptığından dolayı pek de pişman gibi görünmüyor. Başkan, Belediye’nin web sayfasında yayınladığı cevap niteliğindeki mesajında “Sanat Nedir? Sanatçı Kimdir?” diye soruyor ve ardından cevabı yapıştırıyor:

“Son günlerde ulusal medyada şahsımla ilgili çıkan haberler ve yargısız infazlar karşısında söylenecek çok söz var ama sadece tek bir cümle ile özetlemek istiyorum. Her eline kalemi alan yazar, her eline kamerayı alan sanatçı mı zannediyor…”

“Ağzını burnunu kırarım senin”

Belgesel gösterimi için kıyı şeridini gezen yapım ekibinin, 22 Temmuz akşamı İnebolu’da yaşadığı olayı yönetmen Aydın Kudu şöyle anlatıyor:

“Filmi göstereceğimiz İnebolu’ya gösterimden beş saat önce geldik. Belediye Başkanı İdris Güleç de bizi çok iyi karşıladı, beraber oturduk bize kalacak yer gösterdi, filmin bir kopyasını da ona verdim 21:30 da görüşürüz deyip ayrıldık. Sonra gösterimi yapacağımız Duru Park’ta sistemlerimizi kurduk, güzel de bir ilgi vardı. Ben projeyi anlattım yöre halkına, amacımızı açıkladım.

Başkanın kendisi de gelmişti, 6-7 arkadaşıyla beraber bir masada oturuyorlardı. Gösterim başladı, yedinci dakikada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yolun açılışını gösteren TV kanallarından aldığımız montajsız görüntüleri vardı. Konuya lehte yaklaşan bir kişi olduğundan ve de başbakan olduğundan elbette bu görüntüleri kullandık.

Ama o görüntülerin hemen ardından Başkan İdris Güleç beni masasına çağırdı. Son derece sakin ama inanılmaz kızgın bir şekilde ve sadece masadakilerin duyabileceği bir tonda bana hakaret etmeye başladı.

‘Olmadı bu, politika yapıyorsun sen’ dedi.
‘Ne politikası?’ dedim,
‘Başbakanı doğa düşmanı gösteriyorsun! Sen bu filmi al İstanbul’daki komünistlere izlet!’ dedi.
‘Başkanım izin verin filmin tamamını izleyelim ondan sonra tekrar konuşalım’ dedim.
‘Oldukça kızgın bir şekilde ‘Ben sizin ne yapmak istediğinizi anladım. Hemen tası tarağı toplayıp defol! Ağzını burnunu kırarım senin, hemen terket burayı’ dedi.

Söyleyeceklerimin fayda etmeyeceğini anlayınca sahneye çıkıp hiçbir açıklama yapmadan sistemi söküp toparlandık. Kimse de ağzını açıp tek kelime etmedi, sebebini sormadı. Saat 22:15 gibi eşyaları toplayıp hemen çıktık, şehirde de daha fazla durmak istemedik. 20 kilometre ilerdeki Abana’ya gittik.”

Aydın Kudu ve Rüya Arzu Köksal tarafından çekilen ve 2008 Ankara Film Festivali belgesel dalında üçüncülük ödülü alan Son Kumsal, Karadenizlilere “sahiline sahip çık” mesajı vermeyi hedefliyor. Yapım ekibi bu amaçla Karadeniz’i kıyı kıyı gezerek gösterimler yapıyor. Projenin iki ayağı olduğunu söyleyen yapımcı Aydın Kudu 15-25 Temmuz tarihlerinde Kerpe-Sinop, Eylül başından itibaren ise Sinop-Şile arası gösterimlerin yapılacağını söylüyor.

“Siz Uygarlığa Karşısınız!”

52 dakikalık belgesel süresince Karadeniz’in dünü bugünü, yolun neler götürdüğü ve doğanın nasıl tahrip edildiği gözler önüne seriliyor. Yapılan şeyi bir “trajedi” olarak tanımlayan Aydın Kudu belgeselin amacını “En azından halkı bilinçlendirebilirsek bir faydamız olur diye düşündüm” sözleriyle özetliyor. Gittikleri yerlerde aldıkları tepkinin yöreden yöreye değiştiğini belirten Kudu halkın uyutulduğunu ve yolu güneyden geçirerek kıyıdaki tahribatı önleyeceği düşünülen “güney projesinin” unutturulduğunu söylüyor.

Çok kesimden destek aldıklarını, ama diğer yandan da sanki yolun yapılmasını istemiyormuş gibi göründüklerini söyleyen Kudu “Bize siz uygarlığa karşısınız diyenler bile oluyor. Biz yola karşı değiliz ama doğanın tahrip edilmesine karşıyız; elbette ki amaç yolu İstanbul’da üçüncü köprüye bağlamak.” diye açıklıyor.

Temelleri Mesut Yılmaz dönemine dayanan proje Kudu’ya göre bugün amacından oldukça saptırılmış ve adeta Karadeniz’ in kalbine saplanan bir hançerden farksız hale gelmiş durumda. “Yerel halk ise konuya şüpheyle ve biraz da inanmaksızın bakıyor “diyor Kudu. Daha önce de benzer çalışmaların yapıldığını ancak hiçbirinin Karadeniz’e dayanamayıp zamanla çöktüğünü bilen Karadeniz halkı bu yolun da çökeceğine emin gözle bakıyor. “Normalde yolun bütün yerleşim yerlerinin güneyinden geçmesi gerekiyor ama bunun için de ileri teknoloji gerekiyor doğal olarak da taşeronlar kolaya kaçıyor.”

Atılan her adımında, her gelişmede yeni olaylar yaratan Karadeniz Sahil Otoban Projesi’nin geçmişi de bir hayli karışık. 2005 yılında mahkemenin verdiği üç ayrı iptal ile yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen bugün yol tamamlanmış durumda. 1998 yılından beri projeye karşı verdiği hukuk mücadelesiyle tanınan Avukat Cihan Eren’in açtığı dava için keşfe gitmeden iki gün önce 19 Nisan 2005 de silahlı saldırıya uğrayarak ağır yaralanması ve üç ay kaldığı yoğun bakımda hayatını kaybetmesi ise hala hafızalarda…

Doğayı katleden proje

Yaklaşık 4.2 milyar dolara mal olan 542 kilometrelik Karadeniz sahil yolunda, 27 kilometre uzunluğunda 263 adet köprü, 41 kilometre uzunluğunda 12 adet tek tüp tünel, 18.5 kilometre uzunluğunda 20 adet çift tüp tünel yer alıyor. Karadeniz sahil yolu, Samsun’dan Sarp’a kadar, 6 il, 63 ilçe, 17 bucak merkezi, 9 liman, 2 havaalanı ve bir çok yerleşim birimine hizmet verecek.

Öte yandan proje büyük bir sahil şeridinde GAP topraklarından daha büyük bir alanın kayalarla doldurulmasına neden oldu. Karadeniz yapısı itibariyle kapalı bir sisteme sahip olduğu için kıyıdan açığa doğru gidildikten çok kısa bir mesafe sonra denizdeki canlı varlığı oldukça azalıyor. Bu nedenle proje doğal ortamları kıyılarla sınırlı canlılar için büyük bir tehdit oluşturuyor.

Bu korkunç düzeydeki tahribata karşılık yapılan yol ve yapılan masrafların boşa gitme ihtimali de var. Zira yolun azgın Karadeniz sularına dayanamayacağı, çelikten de yapılsa alttan çökeceği söyleniyor. Projeye karşı çıkanlar, yolu içerden geçirerek kıyı şeridine zarar vermeden tüneller açarak bir güney projesi oluşturmak gerektiğinden söz ediyorlar. İşte “Son Kumsal” belgeseli de Karadeniz halkına bu seçeneği hatırlatmak ve “sahiline sahip çık!” mesajı vermek için Aydın Kudu ve Rüya Arzu Köksal tarafından çekilmiş…