Şeriat dedikleri…




Ferda Balancar
fbalancar@medyakronik.com

Sami Zubaida, İslam toplumlarında toplumsal değişimle birlikte farklılaşan siyaset ve devlet yapısı üzerine yaptığı çalışmalarla tanınıyor. Zubaida, “İslam Dünyasında Hukuk ve İktidar” adlı bu kitabında İslam toplumlarında hukuk ve iktidar ilişkisini kapsamlı şekilde ele alıyor. Son yıllarda sadece İslam dünyasında değil Batı’da da en çok tartışılan kavramlardan biri olan şeriatın tarihsel ve teolojik temeline dayanan İslam hukukuyla ilgili söylem ve uygulamaların tarihsel süreç içindeki evrimi ile uğradığı dönüşümlerin nasıl geliştiğini inceliyor.

Zubaida’nın kitabının en önemli yönü konuyla ilgili oryantalist ve yeni oryantalist yaklaşımların tam tersini savunuyor olması. İslam toplumlarının sekülerleşmeye kapalı olduğunu, son dönemlerdeki “radikal” siyasi hareketlerin yarattığı İslami uyanışla birlikte dinin kitlelere “hayat verebilecek” tek ideoloji olduğunu öne süren pek çok oryantalist ya da yeni oryantalist olarak tanımlanabilecek Müslüman veya Batılı yorumcunun tersine Zubaida, bu hareketlerin doğrudan hedefinin iki yüz yıldır Mısır, Türkiye ve İran’la birlikte pek çok ülkede hukuk, eğitim, kültür gibi alanların yanı sıra günlük hayatta da gerçekleşmiş sekülerleşmeye karşı geliştiğini ısrarla vurguluyor.

İslam toplumlarında şeriatın oluşumunu, kavram ve yöntemlerini İslam tarihinin ilk döneminden ele alarak Mısır, Osmanlı Devleti ve İran’da biçimlenen hukuk – iktidar yapılarıyla, tarih içinde gelişen seküler reformları ve bunlara karşı gelişen tepkileri altı bölümde inceleyen “İslam Dünyasında Hukuk ve İktidar” şeriat konusunda Türkçede bugüne kadar yayımlanan en önemli kitaplardan biri olma niteliği taşıyor.