Sezen’in hasat mevsimi




Rıdvan Ardıç

16 Haziran 2009 tarihi itibariyle Sezen Aksu’nun yine içimizden İzmir’i ve mavi yeşil duyguları geçiren bir albümü müzik marketlerde satışa sunuldu. İki CD ve DVD’den oluşan DMC etiketli bu albümde 30 şarkı bulunuyor ve bu şarkılardan üçü daha önce yayınlanmadı.

Sezen Aksu 1996 yazında “Düş Bahçeleri” isimli Onno Tunç’a ithaf ettiği albümünü çıkarmıştı. Aksu o albümde de, başka sanatçılara verdiği şarkılarını kendisi yorumlamıştı. Aradan geçen zamanda, Türk popüler müziğinin belki de en bereketli ağacı Aksu’nun elinden çıkan ama farklı isimlerin sesiyle hayatımıza giren onlarca parça birikti. Ve Minik Serçe 13 yıl sonra “Yürüyorum Düş Bahçelerinde” isimli albümüyle 27 eski şarkısını kendi yorumladı.

“İzmir Yanıyor” albümün birinci CD’sinin ve dolayısıyla albümün açılış parçası. İzmirli olmasına rağmen daha önce doğduğu kent için şarkı yazmayan Sezen Aksu, bu parça ile sanki hemşerilerinin gönlünü alıyor. (Sanatçı “Şarkı Söylemek Lazım” albümündeki “İstanbul İstanbul Olalı” şarkısı ile İzmirliler’de bu türde bir beklenti yaratmıştı.) Aksu’nun bu şarkıyı yorumlarken kullandığı akustik sound albümde çoğu şarkıda karşımıza çıkıyor.

Aksu’nun ilk kez seslendiği parçalarından biri de “Unutamam”. Bu parça daha önce birçok şarkının düzenlemesini yapmasına rağmen, solist olarak görmeye pek de alışık olamadığımız Mustafa Ceceli tarafından Enbe Orkestrası eşliğinde seslendirilmişti. Aksu bu şarkıyı, keman ve piyanonu da eşliğinde, hergün görmeyi merakla beklediğimiz biri haline getirmiş adeta.

Sezen şarkılarının umutsuzluktan bile keyif aldıran bir yönü vardır, bu yadsınamaz. “Kaybedenler” şarkısı bize bu duyguyu yaşatıyor. Şarkıyı, Sezen Aksu dışında Ebru Gündeş de söylemişti.

“Uslanmadım” şarkısını daha önce Levent Yüksel o meşhur Med-Cezir döneminden sonra ikinci başırısını yakaladığı zaman söylemişti. O yorum genel anlamda başarılıydı. Ama bir de bu şarkıyı yaratıcısının sesinden dinlemek var!
Aşkın Nur Yengi’nin “Hesap Ver” albümünde yer alan “Elveda”, Sezen Aksu’nun yorumuyla yeni bir nefes kazanmış. Şarkı ortasındaki hareketli ve sert kısımdan sonra gelen akustik bölüm, hayatımızda yaşadığımız çalkantılı dönemleri iyi bir şekilde yansıtıyor.

“Tutunamadım” Işın Karaca’nın “Anadilim Aşk” isimli albümünün ilk şarkısıydı. Sezen Aksu parçayı biraz hızlı söylemiş ve bu da şarkıda bazı anahtar noktalar oluşturmuş. Bu nedenle şarkıya konsantre olmakta zorlandım. Nakaratlarda Işın Karaca’yı aramadım değil. “Büklüm Büklüm”de ise tersi söz konusu; Aksu şarkının hızını düşürmüş. O şarkı da Yonca Lodi’nin sesine daha oturmuş diye düşünüyorum.

Onno Tunç bestesi olan, sözlerini Sezen Aksu’nun yazdığı “Kurşuni Renkler” şarkısını Göksel de icra etmişti. Albümün en güzel söylenmiş şarkılarından birisi olduğunu düşünüyorum. İçine girerek dinlediğinizde, albümde bu şarkıya geldiğinizde 4 buçuk dakika sonra kendinizi dayak yemiş gibi hissetmeniz çok olası bir şey. Çünkü sevdiği birini kaybeden insanın yakarışlarını iliklerinize kadar hissediyorsunuz.‘Pardon’ isimli parça albümün yeni şarkılarından. Sibel Algan’ın söz müziğini yazdığı şarkıda Sezen Aksu hafif, yormayan bir sound kullanmış.

Aksu sözleri

Lal” parça “Sezen Aksu sözlerini” en fazla hissettiğimiz şarkılardan biri. Sanat güneşi Zeki Müren’in son yıllarında çokça söylediği Aksu bestesi “Sorma” da akustik olarak tekrar seslendirildi.

Ebru Gündeş tarafından seslendirilen “Kaçak”, internet portallarında daha sonra Ata Demirer’in Avrupa Yakası’nda söylediği versiyonu ile popüler olmuştu. Kendi şarkısını söylemek sonunda (ve iyi ki) Aksu’ya da nasip oldu. Benzer duyguları çağrıştıran “Lale Devri” hemen ardından geliyor. BPM’nin (Beats per minute: Dakikada vuruş sayısı) daha yavaş olduğunu rahatlıkça anladığımız bu versiyonda, bazı yerlerde ustalıkla araya giren enstrümanlar şarkının kalitesini daha yükseltiyor. Şarkıda bir söz var ki, nerede duysak bunun Sezen Aksu’dan başka biri olamayacağını anlarız : “Aşksızlığa mahkum edildiyse, bu dünya yansın.” Dikkatle dinleyin, yüzünüzdeki çizgiler daha da belirginleşebilir.

Sezen Aksu şüphesiz gövde gösterisi yapıyor. Elektronik sound kullanılan şarkılar, dünyaki başarılı örneklerin hiç de gerisinde kalmış görünmüyor. “Bekleyelim Görelim” parçası “proggressive elektronik” standartlarını yakalamış. Öyle ki iki üç basit vuruş üzerine yazılan basit sözlerle müzik yaptığını sanan gürüha okkalı bir tokat olduğu kesin. Albümde yeni elektronik düzenlemeleriyle Çakkıdı, Anadilim Aşk, Gelsin Hayat Bildiği Gibi şarkıları da yer alıyor.

En sonda “İtirafçı Olma”nın Aykut Gürel ve Mithat Can Özer düzenlemesinden hemen sonra “Muhabbet Kuşları” tekrar başlıyor ve Sezen Aksu’nın sözleriyle albüm taze bir meltem bırakarak bitiyor : “Tam 13 yıl olmuş bu şarkıyı yazalı. Kederin nöbetçi kara bulutlar gibi başımızda dolaştığı yıllar… Sonra sevincin, sonra yine acının baskın geldiği zamanlar yaşadık. Hayat böyle bir şey, herkes için… Biraz daha anladık ve o eşsiz büyük dengenin içinde hepsinin bir değeri olduğunu, değer bilmek gerektiğini. Sevgili kardeşim senin için söyledim. Seni canından çok seven ablan…”

Albüm akustik ve elektronik olmak üzere iki sound üzerine kurulu. Akustik sound’un şarkılarda Aksu performansının doruklarına çıkarak, kendini yenileme gücünü yine gösteriyor. Elektronik sound kullanılan şarkılar akustik şarkıların altında kalmıyor tabi ki. Oysa bunlar bizim hep önceden bildiğimiz şarkılar, lakin öyle ince işçilikle işlenmiş ki albümde. “Alın, dinleyin, nasıl olsa ben Sezen Aksu’yum, uğraşmasam da albümüm satar’ anlayışından işaret yok.

Aksu “Düş Bahçeleri” albümünde, kimi şarkılarını “üzerine bir şey eklemeden”, yeni düzenlemelere gitmeden yorumladığı için eleştirilmişti. Minik Serçe’nin o eleştirilerden etkilendiğini sanıyorum. Ku bu sefer hemen hepsinin “üzerine eklemiş”. Bu nedenle sadece hayranlarına değil, her müziksevere öneririm.