ABD belgelerinden AKP ve Doğan medyası

Habervs Wikileaks’in açıkladığı belgeler arasında Türkiye ekonomisine yönelik çeşitli iddialar da yer aldı. Bunların en ilginç olanı ise muhatabı tarafından yalanlanan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Doğan Grubu’na yönelik olanıydı. İddiaya göre, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in Londra’da buluştuğu uluslararası alanda faaliyet gösteren yatırımcılara Doğan Grubu hisselerini satmalarını söylediği ifade edildi. Belgede Şimşek’in hangi etkinlik sırasında … Devamını oku

ABD’den bakınca Türkiye böyle görünüyor

Açıklanan belgeler sadece yüzde 1 Daha önce ABD’nin Irak savaşı ile ilgili olarak yayınladığı gizli belgelerle dünyanın gündemine oturan ve son 2 gün içinde elindeki 250 bin belgenin, sadece yüzde birini açıklayan Wikileaks kurucusu Julian Paul Assange, ilkin gazeteciliği değiştirdi şimdi görünen o ki yeni bir dünyanın şekillenmesine de hayli katkı sunacak. ABD’nin şiddetle yayımlamamasını … Devamını oku

Balyoz planına balyoz gibi operasyon

Taraf Gazetesinin kamuoyunun gündemine taşıdığı “Balyoz Darbe Planı” ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında Ankara, İstanbul, İzmir ve Bursa’da bugün (22 şubat 2010) yapılan operasyonlarda aralarında eski kuvvet komutanlarının da bulunduğu emekli ve muvazzaf 49 asker gözaltına alındı. Ergenekon soruşturmasına kılavuzluk eden Darbe Günlükleri’nin yazarı eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek, aynı dönemin Hava Kuvvetleri … Devamını oku

Erzincan’daki deprem Ankara’yı salladı

Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in, İsmailağa ve Fetullah Gülen cemaatlerine yönelik yürüttüğü soruşturma nedeniyle önce hakkında dava açıldıktan sonra Ergenekon örgütü üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanması Ankara’yı karıştırdı. Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başsavcı Cihaner’i Ergenekon zanlısı olarak gözaltına aldırıp tutuklatan Erzurum Özel Yetkili Başsavcısı Osman Şanal’ın yetkilerini kaldırdı. Cihaner’in tutuklanmasını “resmi gündem” yaparak bugün … Devamını oku

‘Avken yem olduk’

Gazeteci Hrant Dink, öldürülüşünün 3. yıldönümünde anıldı. Dink’in kurucusu olduğu Agos gazetesinin İstanbul Şişli’deki bürosunun önünde yapılan anma törenine katılan yaklaşık üç bin kişi, suikastın gerçek faillerine ulaşılamamasını eleştirdi.Cinayetten 3 yıl sonra oğul Hrant Dink, ilk kez basının önünde sert bir konuşma yaptı. “Bu ülkede babası üç yıl önce öldürülmüş birisi olarak ağlayamıyorum” diyerek başladığı konuşmasında Arat Dink, babasını öldüren asıl faillerinin gizlendiğini belirterek, “Duruşmalarda bizimle dalga geçen çocukar yalnızlar mıydı? Üç yılda adalet adına ne oldu? Hesabı sorulcak 3 yıl daha eklendi. 100 yıl önce avdık, şimdi yem olduk” dedi.

Buraya bir kuş konmuş…”

Öğle saatlerinden itibaren, Şişli Halaskargazi Caddesi’ndeki Agos gazetesi binası önünde toplanmaya başlayan vatandaşlar, Dink’in öldürüldüğü yeri de daha önce olduğu gibi yine karanfiller ve mumlarla donattı. Anma törenine katılanlan, Hrant Dink’in ”Tek yolumuz bir arada yaşamayı savunmak olmalı. Bu yol, hem aklın, hem vicdanın gereği” sözlerinin yazılı olduğu bir pankart önünde mumlar yakılarak, karanfiller bıraktı. Ellerinde “Hrant için adalet için”, “Katiller tanıyoruz” yazılı dövizler taşıyan vatandaşlar, “Faşizme inat kardeşimsin Hrant”, “Hepimiz Hrant’ız hepimiz Ermeniyiz”, “Katil devlet hesap verecek”, “Hrant’ın katili Ergenekon devleti” sloganları attı. Dink’in öldürüldüğü saat 15.00’te saygı duruşuyla devam eden törende yönetmen Sırrı Süreyya Önder yaptığı konuşmada, tehditler altında Dink’in nasıl hedef hale getirildiğini anlattı. Konuşmasına “Altına girmek için cevahir ömrünü feda ettiğin Anadolu topraklarının çocuklarına, henüz küçücük bebeklerken anlatılan bir masal vardır. Çocuğun minicik avcunun tam ortasına yetişkin bir parmakla basılır ve ‘Buraya bir kuş konmuş..’ diye başlar. Sonra devam edilir. O minicik parmaklar tek tek, bir güvercinin nasıl katledildiğine dair ayrıntılı bir ‘operasyona’ suç ortağı yapılarak anlatılır. “Bu tutmuş’ denilir önce. ‘Bu tüylerini yolmuş’ denir ardından. ‘Bu pişirmiş’ dedikten sonra, ‘Bu yemiş’ diyerek masalın vahşet boyutu iyice ballandırılır. Adını serçeden alan en küçük parmak ‘Hani bana hani bana?’ diyerek ağlamaktadır masalın sonunda…” diye başlayan Önder, “Bu ülkeyi kocaman bir avuç olarak düşün sevgili kardeşim. Masalları bile vahşetin suç ortaklığıyla bezeli bir iklimin tam da avucunun ortasına konmuştun, bütün tedirginliğinle” diye devam etti.

Katillerini tanıyoruz

Dink’in katillerinin, “Bu tutmuş” denilenler olduğunu belirten Önder, “Serçe kadar aklı olmayanlar, bir alıcı kuş gibi çöktüler üzerine. Mahkeme kapılarına darağaçları kurdular. Tescilli çakalları oraya üşüştürdüler. Güvercin kasapları da diyebiliriz onlara. Katillerini tanıyoruz; mermiyi şarjöre ilk onlar yerleştirdi… Kanadı kırık kuş merhamet ister diyemediler. Katillerini tanıyoruz; mermiyi namluya sürenler onlardır. Katillerini tanıyoruz; seni nişangah aynasına koyup, kahpe pusuya düşürenler onlardır. Dünyanın bütün dinlerinde ve dillerinde arkadan vuran kalleştir. Katillerini tanıyoruz: tetiği çeken onlardır. Bizler, hani bana demeyenler, bu zalimler sofrasına haykırıyoruz. Hepiniz asli failsiniz! Hepinizi tanıyoruz!” dedi.

Mahkeme dalga geçti

Kocasının öldürüldüğü yere karanfil bırakan ve Önder’in konuşmasını dinleyen Rakel Dink de oğlu Arat Dink’le birlikte bir konuşma yaptı. Agos Gazetesinin pencerksinden kalabalığa seslenen Rakel Dink, “Hepiniz hoşgeldiniz. Sizlerle adalet ve sevgi yolunda yürüyeceğiz” dedi. Cinayetten sonra ortaya dökülen tüm rezaletlere rağmen vakurluğunu bozmayan aile adına ilk kez oğul Arat Dink, sert bir konuşma yaptı. Babasının öldürüldüğü sırada yaşadığı acı ve öfkenin üzerine ortaya konan tepkilerle birlikte inanılmaz bir şaşkınlık eklendiğini belirten Arat Dink, “Burası çok garip bir ülke. Bu ülkede babası üç yıl önce öldürülmüş birisi olarak ağlayamıyorum. Üç yılda adalet adına ne oldu? Hesabı sorulacak üç yıl daha eklendi. Tetiği çeken üç çocuk mahkemede bizimle dalga geçerken yalnızlar mıydı? Tek tek örnek vermeli miyim? Babam öldürülmeden üç gün önce bir yazı yazdı. ‘Bu ülkenin valiliğine çağrıldım, odada bulunan iki istihbaratçıyla bana haddim bildirilmeye çalışıldı’ dedi. Mahkemeye sorduk bu iki kişi kim diye? Mahmeke valiliğe sordu, valilik bir buçuk sayfa masal anlattı. Tekrar sorulsun dedik, mahkeme ‘cevap karşılanmıştır’ dedi. Mahkeme bizimle dalga geçmedi mi?” dedi.

Avdık yem olduk

Öfkeli ve acılı olduğunu söyleyen Dink “Bütün dünyanın camını çerçevesini indirmek istiyorum. Önce Agos’un camlarını, sonra da babamın büstünü parçalayacağım. Ben büstleri değil insanları seviyorum. Ama vakarı korumak lazım. Siz bunu üç yıl önce gösterdiniz, üç yıldır gösterdiniz. Asıl öyle kalabalık olmak lazım. Devlet onu yönetemiyor, korkuyor. Kafes Planı diye bir plan ortaya çıktı. Planda, ‘Hrant Dink operasyonu’ diyor. Gayrı Müslümlerin üzerine korku salmaktan bahsediyor ama medya yazmıyor. Bugün bu ülkede belki yüzde 20’ydik. 100 yıl önce avdık, şimdi yem olduk” dedi.

Herkesin bildiği sır: JİTEM

Bugünlerde, Ergenekon soruşturması nedeniyle adı sıkça tartışılan Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner, 1999’da Şırnak İdil’de görev yaparken başlattığı soruşturma neticesinde JİTEM’le (Jandarma İstihbarat Terörle Mücadele) ilgili ilk kez dava açılmasını da sağlamıştı. Kamuoyunda ilk JİTEM davası olarak bilinen ve Ergenekon’un asker kökenli ünlü isimlerinin de geçtiği soruşturmayı yürüten isim olan Cihaner, bu karanlık örgütü paçasından yakalamış … Devamını oku

Ergenekon: Kirli tarihle yüzleşme ya da sivil darbe

başlığıyla verilen habere göre Adalet Bakanlığı, İsmailağa Cemaati’ni soruşturan ve 235 şüpheliyi kapsayan dosya üzerinde çalışan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner hakkında idari soruşturma başlatmıştı. Milliyet’in haberiyle, en azından konuyu merak edenler Yeni Şafak Gazetesi’nde eksiklikleri öğrenme imkanı da buluyordu. Habere göre Başsavcı Cihaner Erzincan’da, 16 ile yayılmasını planladığı İsmailağa Cemaati’ne yönelik bir operasyon başlatmıştı. … Devamını oku

Sızdıranın adresi belli

Genelkurmay’la hükümeti karşı karşıya getiren İrticayla Mücadale Eylem Planı başlıklı belgeyle ilgil tartışmalar sürüyor. Bugün (26 Haziran 2009) basının karşısına çıkan Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Genelkurmay Askeri Savcılığı’nın, “İrticayla Mücadele Eylem Planı” belgesinin karargâhta hazırlanmış resmi bir evrak olmadığını saptamasında bulunduğunu yeniden vurgulayarak, “Son dönemde artan bir şekilde ve örgütlü olarak kurgulanmış bazı olaylarla TSK … Devamını oku

Belge mi sahte gazetecilik mi?

Betül Okçu Ergenekon soruşturması başladığı günden bu yana, soruşturmaya konu olan kimi belgelerin bazı yayın organlarına sızdırılması zaman zaman tartışma konusu oluyor. Son olarak, Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan emekli albay Levent Göktaş’ın avukatıyken kendisi de Ergenekon zanlısı haline gelen tutuklu eski asker avukat Serdar Öztürk’ün bürosunda yapılan arama sırasında ele geçirildiği iddia edilen “İrticayla Mücadele … Devamını oku

Tens of thousands turn out for Turkan Saylan’s funeral

News Etc The Chairwoman of the Association for the Support of Contemporary Living (CYDD), Prof. Turkan Saylan died beginning of the week after a long illness. Only a month ago police had raided her house and seized her computer discs and documents related to CYDD, including lists of students that the association was providing scholarships. … Devamını oku