İlk Kürtçe film festivali

Batman Belediyesi Kültür Müdürlüğü’nün düzenlediği, Yapım 13 Film Prodüksiyon işbirliği ile 12-13 Kasım 2010 tarihleri arasında gerçekleşecek olan Yılmaz Güney 1. Kürt Kısa Film Festivali için başvurular sona erdi. 40 yönetmene ait 43 adet filmi, yönetmen ve yapımcı Fatih Akın, yönetmen Özcan Alper, yönetmen Kazım Öz, yönetmen ve sinema eleştirmeni Ahmet Soner, yapımcı Suncem Koçer … Devamını oku

Hayat karartan Toz

“Zincirin bir ucunda çağın popüler giysisi blue jean ve ünlü markalar, diğer ucunda tozlu kayıtsız atölyelerde ölümcül bir hastalığa yakalanmış hasta ciğerli insanların bedenleri duruyor. Taşlanan kotlar daha pahalı satılırken ciğerlere yapışan tozlarla işçinin hayatı sönüyor. Çok kısa bir süre içinde.” Bu cümleler, aslında çoğu insanın “blue jean” giyerken hiç bilmediği bir sorunu anlatıyor. Petra Holzer, Selçuk Erzurumlu ve Ethem Özgüven’in yönetmenliğini yaptığı Tozisimli belgesel ise bu cümlelerle sorunu gözler önüne seriyor.

Toz, kot kumlayan işçilerin yaşadıkları sıkıntıların yanısıra yakalandıkları sirkozis hastalığının hayatlarını nasıl ölümle kapladığını anlatıyor. Belgeselin yönetmenlerinden Ethem Özgüven, Kot Kumlama İşçileri Dayanışma Komitesi’nin bir belgesel isteğinde bulunduğunu, fakat o zamana kadar işçilerin sıkıntılarını hiç bilmediklerini söylüyor. Hazırladıkları belgeselle ve komitenin de çabalarıyla Türkiye’de uygulanan kot kumlama sisteminin Sağlık Bakanlığı tarafından kısa bir süre önce yasaklandığını hatırlatan Özgüven, “Uygulanan sistem ucuz maliyetli ve hızlı olduğu için tercih ediliyordu, ama artık insanların hayatları üzerinden edinilen kâr sona ermiş olacak” diyor.

Çekimleri yaklaşık bir sene süren belgesel, 29. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde 17 Nisan Cumartesi saat16.00’daPera Müzesisinema salonunda izleyicileriyle buluşacak. Yukarıdaki ekrana tıklayarak filmden kısa bir bölüm izleyebilirsiniz.

Dertlerimizin yönetmeni Semih Kaplanoğlu

“Küçüklüğümden beri bu işi yapacağımı biliyordum” sözleriyle giriyor konuşmasına. “İzmir’in açıkhava sinemalarında bir gecede üç film izleyerek büyüdüm. Fransız Kültür Merkezi sayesinde de Yeni Dalga akımı olmak üzere neredeyse bütün Fransız filmlerini ‘hatim ettim’ söyledi. İstanbul’a geldikten sonra getir götür” işlerinden, kamera asistanlığına ve dizi senaristliğine kadar pek çok iş yaptım.” Semih Kaplanoğlu’nun “sıkıcı filmler” … Devamını oku

29. Uluslararası İstanbul Film Festivali açılışı

Sinemaseverlerin takip etmekten büyük keyif aldığı İstanbul Uluslararası Film Festivali, 29 kez, dün akşam Lütfi Kırdar Sergi ve Kongre Sarayı’nda düzenlenen ödül töreni ile başladı. Törenin açılış konuşmasını, İKSV Yönetim Kurulu başkanlığını amcası Şakir Ezcaçıbaşı’ndan devralan Bülent Eczacıbaşı yaptı. Eczacıbaşı, geçmişten günümüze festivalin değişiminden ve öneminden söz etti: “Festival, 1982 yazında bir ‘film haftası’ olarak … Devamını oku

Üç boyutun her boyutu

Avatar’ın dünya genelinde 2,4 milyar dolarlık bilet gelirinden sonra üç boyutlu filmler Hollywood için yeni bir çıkış noktası olmaya başladı. En son Clash of the Titans (Titanların Savaşı) filmi de pastadan lokma kapmak için gösterim tarihini ileri atma pahasına 3-D’ye çevirildi. Ancak şimdilik Amerika’da bile bu durumu karşılayacak sinema altyapısı yok. Amerika ve Kanada’da mart … Devamını oku

Havlayan köpek ısırır mıydı?

Vizyona taze girmiş, başarılı bir Türk filmi var elimizin altında: Kara Köpekler Havlarken. İsmi pek çekici gelmese de kulağa, içinde sakladıklarını görmeye değer. Mehmet Bahadır Er filmin hem senaryosunu yazmış, bir de dayanamayıp (Maryna Gorbach’la birlikte) çekivermiş. Bu, Marmara Üniversitesi çıkışlı, pek çok kısa filmi de beğeniyle karşılanan genç yönetmenin ilk uzun metrajlı filmi. Ana … Devamını oku

Haluk Bilginer: En iyi ama en gerçekçi Atatürk

Haluk Bilginer, üç yıl önce oynadığı İş Bankası reklamında Atatürk’ü canlandırmıştı. Bilginer bu en kısa süreli Atatürk rolüyle belki de en çok konuşulan ve beğenilen oyuncu oldu. Bu görüşü, Atatürk’ü canlandıran diğer oyuncular da paylaşıyor. Gelgelelim “en iyi Atatürk”, Atatürk olmak konusunda en az duygusal isim; Mustafa Kemal’i sadece bugüne kadar canlandırdığı –Tanrı dahil- karakterlerden … Devamını oku

Sinan Tuzcu: ‘Oyunculuğumu tartıştırabilmek için Atatürk oldum’

Bir oyuncunun canlandırdığı karaktere hayranlık duyması, ya da bunun tam tersi, rolün inandırıcılığından kaybettir mi? Zülfü Livaneli’nin çok tartışılan filmi Veda’da Mustafa Kemal’i canlandıran Sinan Tuzcu’ya (33) bu soruyu sormamızın nedeni, film nedeniyle kendisiyle yapılan söyleşilerde Atatürk’e hayranlığını dile getirmesiydi. Tuzcu, Türkiye’deki insanların yedi yaşından başlayarak resmi tarih bilgisiyle kuşatıldığını ancak Atatürk söz konusu olduğunda, … Devamını oku