Restorasyon, bir belgeye hayat vermektir

İspanya’nın kuzeyindeki La Rioja özerk bölgesinin başkenti Logroño’da el yazması kitapları onaran ve yaklaşık 30 yıldır birlikte çalışan eski eser uzmanı iki kafadar: Isabel Martin ve Alejandra Arévalo. 

Atölyelerinde kağıtla ilgili her şeyi, tarihi değeri bulunan ya da belge özelliği taşıyan parşömen deri ya da ipek malzemeleri tamir ettiklerini söyleyen Alejandra Arévalo restore ettikleri materyalleri “temel olarak kitap ya da gravürle ilgili şeyler” diye tanımlıyor.

Çalışma düzenlerini “Elimize bir döküman gelince yapmamız gereken onu bir hasta gibi kabul etmek; sorunlarını teşhis etmeli ve nasıl bir tedavi uygulayacağımıza karar vermeliyiz” diye aktarıyor Arévalo.

Atölyenin müşterileri arasında tarih arşivleri ve arşiv bölümleri bulunan resmi kurumlar, belediyeler, kütüphaneler bulunuyor. “Ayrıca elinde aile yadigârı belgesi bulunanlar ya da kendini koleksiyonculuğa adayanlar.”

Restore ettikleri el yazması eserler arasında dünyada sadece bir iki kopyası bulunan, yaklaşık 9 yüz yıllık kitaplar var.

“Restorasyon bir belgeye hayat vermektir. Daha önce yaratılmış olana bir fonksiyon kazandırmaktır” diyor Arévalo. “Ama bu yaratıcı olmamamanız gereken bir iş. Elinizdeki belgedeki eksiklere dair hiçbir şeyi uydurumaz, kafanıza göre tamir yapamazsınız. Eksikleri tamamlarken olabildiğince görünmez olmanız gerekir.” 

 

 

 

Şampiyon olamayan dünya birincisi: İspanya

İçinde bulunduğumuz yıl içerisinde 100. yaşını kutlayan İspanya Futbol Federasyonu önderliğindeki İspanya Ulusal Takımı, 2008 yazında İsviçre ve Avusturya’da düzenlenen Avrupa Şampiyonası finalinde kupayı kazanarak tarihinde ilk kez FIFA dünya sıralamasında ilk sıraya yükseldi. Dünya Kupası kazanmadan bu sıralamada birinciliğe yükselen tek takım İspanya’nın futbol tarihi hayal kırıklıkları ile dolu. İlk resmi maçını 1920 yılında … Devamını oku

En Yaşlı Avrupalı

Özgecan Okay Dünyanın en saygın bilimsel yayınlarından Nature dergisinde yer alan habere göre İspanya’nın kuzeyindeki Sierra de Atapuerca bölgesinde geçtiğimiz yıl bulunan çene kemiği ve diş fosilinin, 1,1 ile 1,2 milyon yıl yaşında olduğu saptandı. Bu sonuç, fosilleri bulunan insanın 1997’deki kazıda keşfedilen “ilk insan” Homo Antecessor’dan 500 bin yıl daha yaşlı olduğunu gösteriyor. Kazının … Devamını oku