Gazeteci figüran oldu

Nazlı Hazal Tetik Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Eminönü Belediyesi ve İstanbul Valiliği tarafından düzenlenen Babıali şenlikleri kapsamında gerçekleştirilen medya konulu arama konferansında gazetecilğin günümüzde kar amaçlı bir ekonomik faaliyete dönüştüğü, bunun sonucunda da gazetecilerin de günü kurtarmaya yönelik birer figüran haline geldiği vurgulandı. Şenlik kapsamında 19 Haziran’da Çemberlitaş’ta bulunan Basın Müzesi’nde gerçekleştirilen “Medya Gerçeği: Dünü, … Devamını oku

Gazeteler, internet sayfaları gibi “Taraf”sız kalamadı!

Alper GörmüşTaraf, 20 Haziran’da son zamanların en önemli haberini yayımladı. Gazetenin iddiasına göre, Eylül 2007’de Genelkurmay Başkanlığı’nda “Bilgi Destek Faaliyeti Eylem Planı” başlığıyla bir plan hazırlanmıştı. Plan, yargı ve basının “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çizgisine çekilmesini” ve daha bir dizi amacı öngörüyor, bu amaçla yapılması gerekenleri sıralıyordu. O gün öğle saatlerine doğru Genelkurmay Başkanlığı bir açıklama … Devamını oku

Seni seven ölsün

Gökhan Tan “Seni sevmeyen ölsün.” 1980’lerin akılda kalan şarkılarından biriydi. Şarkıyı ilk kez, bugün ismini bile zor hatırladığımız Tüdanya söylemişti. Çok geçmeden İbrahim Tatlıses tarafından seslendirildi ve şöhreti ülke sınırlarını aştı. Şarkı, tribünlerin unutulmaz tezahüratlarından birine de ilham verdi. Şöyle deniyordu: Tribünlerde coşacaksın/ Kupaları alacaksın/ Sen şampiyon olacaksın/Seni sevmeyen ölsün Tezahüratın patenti, Ali Sami Yen … Devamını oku

Fatih Terim: “Bulmuşşunuz rahat ülkeyi yazıyorsunuz”

Medyakronik Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, dün sürpriz bir basın toplatısı düzenledi. Terim’in söyleyecekleri, programda olmayan bir toplantıyla basının karşısına çıktığı için merak konusuydu. Teknik adam sözlerine “Mutlu, gururlu ve Türk milletinin kutlama mesajlarıyla dolu bir geceyi geride bıraktıklarını” ifade ederek başladı. Ama çok geçmeden sözü, toplantının “ana konusu” olan basına getirdi. “Liyakatı sizden … Devamını oku

İnsaf! Okurunuz üç satır sonra doğrusunu okuyacak!

Alper Görmüş Birinci sayfadaki başlık-spotlarla haberin aslı arasında dağlar kadar fark olan haberlerden söz edildiğinde, benim aklıma hemen Milliyet’in bir haberi gelir.11 Eylül (2001) saldırılarını izleyen günlerde ABD’nin Afganistan’a müdahalesi gerçekleşmiş, Taliban güçleri büyük şehirlerden çıkarılmıştı. Artık sırada “Afganistan’a barış gücü” gönderilmesi vardı. Milliyeto günlerde Hürriyet’ten de daha ateşli bir “ABD’yle birlikte savaşalım, savaştan sonra … Devamını oku

“Manşette durduğu gibi durmuyor”

Alper Görmüş Genellikle militan, mücadeleci bir ruh haliyle kaleme alınmış, adeta “ben doğru değilim” diye bağıran haberlerle ilgili bir soru, zihnimi yıllarca meşgul etti:Bu haberleri kaleme alan gazeteciler ve onları yayımlayan gazeteler okurlarının nezdinde prestij kaybına uğramaktan, tekzip yemekten korkmuyorlar mıydı? Tekziple ilgili zihnimde ilave bir soru daha vardı ki, bu, meseleyi benim için zaman … Devamını oku

Yoksa… Yoksa… “Bir nesil boyu” mu?

Alper Görmüş Anayasa Mahkemesi’nin, üniversitelerde başörtüsünü serbest bırakmayı amaçlayan Anayasa değişikliklerine, türban karşıtlarını bile şaşırtacak şekilde, en sert seçeneği kullanarak yol vermeme kararının anlamı üzerinde durmaya devam edelim. Hatırlayalım, geçtiğimiz cuma günü bu karara ben şöyle bir anlam atfetmiştim: “Ben düne kadar, sonuçları ne olursa olsun, dava bir kez açıldıktan sonra kapatma kararının mukadder olduğuna … Devamını oku

“Cumhuriyet umarız kendi çocuklarını yemeyi bırakır”

İstanbul Seminerleri’nin üçüncü gününde, Santralistanbul kampusu AB sürecinde Türkiye, İslam, kozmopolitanizm ve kadın konuları çerçevesinde iki yuvarlak masa toplantısı ve bir paneli ağırladı. Seminerler çerçevesinde ağırlıklı olarak Türkiyeli konuşmacılardan oluşan tek gün olması 4 Haziran’ı, Türkiyelilerin Türkiye’nin içinde bulunduğu duruma dair görüşlerini beyan etmesi için en uygun gün haline getirdi. Nilüfer Göle bu tartışmalara “How … Devamını oku

Ekranın çocuk işçileri

Meltem Ürüt Televizyon dizilerinde ve reklâm aralarında son zamanlarda çocuk oyuncularla ne kadar sık karşılaştığımızı fark ettiniz mi? Neredeyse her dizi ve reklâm filminde mutlaka en az bir çocuk oynuyor. Aileler akın akın çocuklarını, oyuncu arayan ajanslara yazdırıyorlar. Peki, çocuklar bu denli göz önünde olmaktan nasıl etkileniyor ve çalışma koşulları bu “çocuk işçiler” için ne … Devamını oku

Avrupa sinema ve medyasına farklı bir bakış

Özge Özyılmaz İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Nezih Erdoğan’ın Miyase Christensen ile birlikte editörlüğünü yaptığı “Shifting Landscapes of Film and Media in European Context” kitabı Cambridge Scholar Press tarafından yayımlandı. Kitabın genel çerçevesini Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin geçtiğimiz iki yıl içerisinde İsveç Karlstad Üniversitesi Medya ve İletişim Çalışmaları bölümü ortaklığı … Devamını oku