Sendikalar: ‘Taksim’deyiz’ Vali: ‘Bizi işçiyle karşı karşıya getirmesinler’

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), yarın Taksim Meydanı’nda olacaklarını duyurdular. İki sendikanın başkanı saat 14:00’te basının karşısına çıktı. DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, İstanbul Valisi Muammer Güler’in dünkü “makul sayıda temsilciyi Taksim’de bekliyoruz” açıklamasına karşılık, makul sayıyı “70’i aşkın örgütü, aydınları, siyasileri temsil edecek bir kalabalık” olarak tanımladı. Çelebi, yarın … Devamını oku

1 Mayıs şiddetinin yeni belgesi

Ahmet Şık

Polis şiddetinin damga vurduğu İstanbul’daki 1 Mayıs kutlamalarında yaşanan şiddet görüntüleriyle ilgili basında çıkan haberlerden sonra açılan soruşturmada iki polise fatura kesildi. İçişleri Bakanlığı müfettişleri, 28 polisin ifadesine başvurulmuş ancak iki polis hakkında adli ve idari soruşturma açılmasını talep etmişti. Müfettişler, polisin şiddet uyguladığını belgeleyen onlarca görüntü ve fotoğrafa rağmen, diğer polislere ulaşamamamıştı.

Buna göre DİSK binası ile Şişli Etfal Hastanesi’ne gaz bombası atılması, yerde yatan savunmasız insanların tekme ve coplarla dövülmesi, ÖDP binasının basılıp parti üyelerinin dövülmesi, 530 kişinin dövülerek gözaltına alınması ve Cumhuriyetgazetesi muhabiri Ali Deniz Uslu’nun kolunun kırılmasını “iki süper polis” gerçekleştirmiş oluyordu.

Sığ soruşturma

Medyakronik’in ulaştığı, Prof. Nurettin Mazhar Öktel sokaktaki bir şirkete ait güvenlik kamerası tarafından kaydedilen görüntüler, sorumlularının iki polisle sınırlı olmadığını bir kez daha gösteriyor. Polisin müdahalesi üzerine bu sokağa kaçan grubun bir bölümü Cumhuriyetgazetesinin bahçesine sığınıyor. Kaçmaya devam eden insanlardan, biri yaşlı iki kişi ayakları takılarak yere düşüyor. Üniformalı ve sivil bazı polislerin dövmeye çalıştıkları iki ikişiye, başlarındaki amir engel oluyor. Meslektaşlarını üç kez engelleyen amir sırtını döndüğü anda, polisler yerde yatan insanları tekme ve coplarla dövüyor.

1 Mayıs olaylarından sonra basında çıkan eleştiriler üzerine İçişleri Bakanlığı inceleme başlatmış ve görüntüleri inceleyen müfettişler de, Bahçelievler İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde görevli iki polis memuru hakkında “idari ve adli soruşturma açılmasına” karar vermişti. Valilik bünyesinde oluşturulan bir komisyon tarafından MOBESE ve televizyon kameraları ile gazetelerde yer alan fotoğraflar incelenmiş ve haklarında soruşturma açılanlar da dahil olmak üzere 28 polisin ifadesi alınmıştı. İnceleme komisyonu tarafından hazırlanan ön raporda Cumhuriyetgazetesi bahçesinde gazeteci Ali Deniz Uslu’un copla kolunun kırılması, Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gaz bombası atılması DİSK binası önünde yerde yatan bir kadın göstericinin başına tekme atılması olayıyla ilgili soruşturma başlatılmasına karar verilmişti.

Ön raporun ardından İçişleri Bakanlığı tarafından görevlendirilen iki müfettiş, bir hafta boyunca incelemede bulunmuş ve “orantısız güç kullandığı” belirlenen iki polis memuru hakkında “idari ve adli soruşturma açılmasına” karar vermişti. Diğer polislerin ise sicil numaralarının üniformalarında bulunmaması ve kasklarının kimliklerini tanımaya engel olması nedeniyle kim oldukları “belirlenememişti”.


Hangi iki kişi?

Her ne kadar 28 polisin ifadesi alınıp sadece iki kişiye fatura kesilse de 1 Mayıs’tan akıllarda kalan ve sadece gazetecilerin tanık olduğu şiddet örnekleri şöyle:
DİSK binasına gaz bombası atıldı. Bir çok işçi gazdan zehirlendi. Sendikacılar ve işçiler dövüldü.

Şişli Etfal Hastanesi’nin bahçesi ile acil servis biriminin yakınındaki kantine kasten gaz bombaları atıldı. Çoğu kadın ve çocuklardan oluşan onlarca hasta gazdan etkilendi.

Eylem sırasında düşen bir kadın gösterici savunmasız bir şekilde yatarken bir sivil polis tarafından kafasından tekmelendi.

Özgürlük ve Dayanışma Partisi il merkezi ve Harita Mühendisleri Odası basıldı. ÖDP önünde partilileri döven polisler binanın içine de gaz bombaları attı. Bu olayda gaz bombası ve plastik mermiyle 20’den fazla kişi yaralandı.

Beyoğlu’nda bir gösterici grubunun içinde yer alan Ahmet Seyhan başına cop, kaburgalarına demirle vurulması üzerine yaralandı. Yine aynı grubun içinde yer alan Uğur Özdoğru, polisler tarafından zorla yere yatırılıp dövüldü. Elleri, kulakları ve vücudunun çeşitli yerlerinden coplanarak yaralandı.

Cihangir Firuzağa’da çıkan olaylardan sonra, göstericilerle ilgisi olmayan ve kahvede oturan bir kişi polis tarafından copla dövüldü.

Harbiye’de bir gösterici grubuna gaz sıkılırken kimi polisler de silah çekti.

Gün boyunca polisin attığı gaz bombaları nedeniyle yüzlerce kişi zehirlendi ya da fenalaştı. Şişli ve Taksim arasındaki tüm cadde ve sokaklar gaz bombasından etkilenen ve yerlerde yatanların görüntülerine sahne oldu.

Taksim çevresindeki kafeleri basan polisler içeride oturanları döverken kimi kafelerin içine de gaz bombası atıldı. Bazı kişiler keyfi şekilde gözaltına alındı.

İstanbul halkı valisinden de tedbirinden de çok memnun!

Özgecan Okay İnternet sitesinden sürdürülmekte olan imza kampanyasına şimdiye dek 23 bin 102 kişi imza verdi. İmzacıların talebi 1 Mayıs’ı “geçen yıl olduğu gibi bu yıl da bütün İstanbul halkı için işkenceye dönüştüren Vali Muammer Güler’in istifa etmesi”.İmzacılar arasında Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Türkiye Komünist Partisi (TKP), İşçi Partisi gibi … Devamını oku

Polis terörünün faturası esnafa çıktı

1 Mayıs’ta dükkanını açmaya cesaret edemeyen esnafla birlikte dükkanını açanlar da günü zararla kapattı. Yaşanan olayların insanları korkuttuğunu ve hiç müşteri olmadığını aktaran Osmanbey Tekstilci İşadamları Derneği (OTİAD) Başkanı Gaffar Koca, Şişli bölgesindeki esnafın bir günlük kaybının 22 milyon dolara ulaştığını tahmin ettiklerini açıkladı.

Osmanbey ve geniş çevresinde yaklaşık 4 bin esnafın bulunduğunu belirten Koca, bu bölgenin yıllık 5 milyar dolar ciro gerçekleştirdiğini ve 200 bin kişiye iş olanağı sağladığını söyledi. Biz de 1 Mayıs’ta polis ablukasının en yoğun olduğu bölgede, DİSK Genel Merkezi’nin bulunduğu Abide-i Hürriyet Caddesi üzerindeki esnafa, olaylardan nasıl etkilendiklerini sorduk.

Engin Çalık

Vatandaşını ağlatan Vali Güler’e istifa çağrısı

Ahmet Şıkahmets@medyakronik.com İstanbul’da 1 Mayıs günü yaşanan ve valinin tarifiyle “orantılı” olan polis şiddeti nedeniyle daha önce de sıklıkla eleştirilen Vali Muammer Güler ve Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’ı eleştirilerin odağına oturttu. Hükümeti de arkasına alarak, “Taksim geçilmez” diyen vali ve emniyet müdürü yüzünden gaz bombası atan polisler, coplanan ve tazyikli suyla ıslatılan işçiler belleklere kazındı. … Devamını oku

Polis niye “Oha” dedi Vali Güler?

Ahmet Şık 1 Mayıs’ta İstanbul’da yaşanan polis şiddetine damgasını vuran olay hiç kuşkusuz Şişli Etfal Hastanesi’nde yaşananlardı. İstanbul Valisi Muammer Güler, olaylarla ilgili yaptığı değerlendirme toplantısında, TV kameralarına ve gazetecilerin objektiflerine yansıyan onca şiddet görüntüsüne rağmen olaylardan sendikaları sorumlu tuttu. Şişli Etfal Hastanesi’ne polisin gaz bombası atmasıyla ilgili çıkan haberlerin “yanlış” olduğunu söyledi: “Asla böyle … Devamını oku

Biber tadında bayram

İstanbul’da 1 Mayıs’ın görüntüsü sıkıyönetim günlerini aratmadı. Binlerce polis, Mecidiyeköy, Şişli ve Dolapdere’de toplanıp Taksim Meydanı’na çıkmayı isteyen grupları güç kullanarak engelledi. Kentin bu bölgelerinde bulunanlar gün boyunca biber gazı soludu, 500’den fazla kişi gözaltına alındı. İstanbul belki de, bugünün bayram olarak kutlanmamasının gerekçesi olarak gösterilen kaybın daha büyüğünü yaşadı.

Mustafa Kuleli-Berivan Yurtsevener

‘Ayak takımı’ ayaklar altında

İstanbul’da 1 Mayıs İşçi Bayramı, hükümet, içişleri bakanlığı ve İstanbul Valiliği’nin gayretleriyle beklendiği gibi olaylı geçti. İstanbul Valisi Muamer Güler’in iddia ettiğinin aksine polisler “orantılı” değil, neredeyse “intikam” amaçlı “şiddet” kullandı. Biber gazi ve tazyikli suyla grupları dağıtan polisler plastik mermi atan silah kullanmaktan da çekinmedi. Özellikle kullanılan biber gazları nedeniyle çok sayıda kişi fenalık … Devamını oku

Etfal’deki şiddetin oranı neydi?

Ahmet Şık Yıllar yılı polisin, özellikle de demokratik hak taleplerine” uyguladığı şiddet görüntülerine tanık olan benim için İstanbul Valisi Muammer Güler’in tarifinde bahsedilen “orantılı şiddet”in ne olduğunu kestirmek güç değildi. Zaten gün boyunca Taksim ve çevresindeki görüntüler de bizi haksız çıkarmadı. Ama 1 Mayıs 2008 günü Şişli Etfal Hastanesi’nde yaşananlar bildiğimiz gerçekliğin de üstüne çıktı. … Devamını oku

“Taksim’de kutlama herkesin hakkıdır”

Avrupa Birliği de dahil olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde tatil ilan edilen ve resmi bayram olarak kutlanan 1 Mayıs İşçi Bayramı Türkiye’de gerginliklere konu olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da sendikalar İstanbul’da 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama taleplerini İstanbul Valiliği’ne ilettiler. Her yıl olduğu gibi bu yıl da hükümet ve mülki idare yetkilileri güvenlik ve provokasyon ihtimali gibi gerekçelerle bu talebi reddettiler…

Ancak geçen yıllardan farklı olarak emek örgütleri bu yıl Taksim konusundaki ısrarlarını sürdürüyorlar. Biz de vatandaşa mikrofonu uzattık ve 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanmasıyla ilgili görüşlerini sorduk.

Konuştuğumuz vatandaşların çoğunluğu 1 Mayıs’ın taksim’de kutlanmasının doğal bir hak olduğunu düşünüyor. Esnaf ise önceki yıllarda meydana gelen olaylardan özellikle de dükkanlarının içine kadar biber gazı sıkılmasından oldukça kaygılı.

Muhabir: Akman Yengin
Kameraman: Uğur Orakçı