Arat Dink’ten cevap var: Kardeşim Ahmet

“Bir daha görüştüğümüzde bana tıpkı baban gibi sarılacak mısın yine?” diye soruyorsun: “Devletten mi öğrendik ki düşmanlarımızın adını, dostu da ondan soralım!” sayfalarımızdan izleyebilirsiniz. İşlerine geldi mi de “bağımsız yargı işini yapıyor derler”. Bu devletin yargı bağımsızlığı da orantılıdır, “masumiyet karinesi” de orantılıdır. Her bir şeyleri orantılıdır. İdeolojileriyle, işlerine gelmesiyle orantılıdır her işleri. Telefonları da … Devamını oku

Ahmet çıkacak, yine yazacak!

Geriye dönüp Ahmet Şık’ın haberlerini okuyun. Hepsinde ceberrut devletten hesap soran bir gazeteci göreceksiniz. Şimdi de, onun onurunu ve gerçek gazeteciliği korumak için, bizim devletten hesap sormamız gerekir. Gazeteciliğe ilişkin akademik çalışmaların büyük bir bölümü, gazetecilik ve gerçeklik arasındaki sorunlu ilişkiye dayanır. Haber, aslında gerçeğin aynası değil, gerçeğin sadece işlenmiş, tercih edilmiş, kısaltılmış, eklenmiş, kısacası … Devamını oku

Görmüş’ün “Zor yazısı” eksik olunca!

Alper Görmüş, “Özden Örnek Günlüklerini gün yüzüne çıkartan, ardından da yargılanan gazeteci olduğunu yıllarca tekrarladığı halde” gazetecilerin bu gerçeği kavrayamayıp Şık’a mal etmelerine üzülmüş. Nedir bu Şık aşkı, Görmüş düşmanlığı? Nadire Mater/ Bianet Alper Görmüş, Ahmet Şık’ın “Özden Örnek Günlükleri”ni ilk yayımlayan gazeteci olarak anılmasının yanlışlığını “Zor bir yazı: Dört yıl sonra darbe günlükleri” başlığıyla … Devamını oku

Ahmet ve Nedim Silivri’de

Ahmet Şık ve Nedim Şener, dün sabah götürüldükleri Metris Cezaevi’nden Ergenekon davası sanıklarının bulunduğu Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ne nakledildi. Gazetecilerle birlikte, dün tutuklama kararı verilen Yalçın Küçük ve Doğan Yurdakul da Silivri’ye götürüldü. Ergenekon sanıklarıyla aynı yere konulmak istemediklerini belirten Şık ve Şener’in istekleri kabul edildi. Şener’in avukatına “burada çok daha iyi şartlardayız” dediği … Devamını oku

Kaygı duyun Sayın Cumhurbaşkanı…

* 6 Mart 2011, bu gün Pazar… Pazar günü sabaha karşı iki gazeteci Nedim Şener ve Ahmet Şık hakkında “tutuklama” kararı verildi. Cumartesi günü saat 16.00’da başlayan savcılık ve Mahkeme önündeki sorguları 14 saat sürdü.İki gazeteci Savcılık tarafından “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçundan tutuklanmasına karar verilmesi isteğiyle mahkemeye sevk edildiler. T.C. İstanbul 10. Ağır … Devamını oku

Savcı Öz Ergenekon kitabını bilmiyor

“Yargılama makamlarına güveni kalmadığı” gerekçesiyle davadan çekileceğini duyuran Ahmet Şık’ın avukatı Akın Atalay’a göre, soruşturmayı yürüten ve gazetecilerin tutuklanmasını talep eden Savcı Zekeriya Öz, Ahmet Şık ve Ertuğrul Mavioğlu’nun yazdığıKontrgerilla ve Ergenekon’u Anlama Kılavuzu: ‘Kırk Katır Kırk Satır kitabından habersiz. HaberVsSavcılık ve mahkeme huzurunda geçen her anın dolaysız, doğrudan tanığı olduğunu, “soruşturmanın gizliliği” ilkesine inandığını … Devamını oku

Şener ve Şık’ın ailesine destek

Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) adına bir grup gazeteci 6 Mart Pazar günü tutuklu gazeteciler Nedim Şenerve Ahmet Şık‘ın evlerini ziyaret ederek ailelerine destek verdi.

GÖP adına Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Sekreteri Sibel Güneş, TGC Saymanı Gülseren Güvener, Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şubesi Sekreteri Cemal Sonsay ve gazeteci-yazar Haluk Şahin‘in de aralarında bulunduğu bir grup, Nedim Şener’in eşini ziyaret etti. Şener’in Bakırköy’de bulunan evine gelen gazeteciler, eşi Vecide Şener ile görüştü. Yaklaşık 1 saat süren ziyaretin ardından bir açıklama yapan TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, “Son tutuklamalarla Türkiye’deki tutuklu gazeteci sayısının 63’e çıktığına dikkat çekerek “2 bin gazeteci yargılanıyor, 4 bin gazeteci hakkında soruşturma sürüyor. İçişleri Bakanı, basının ABD’den daha özgür olduğunu söylüyor. Hükümete
muhalif her gazetecinin bir terör örgütünün üyesi olmak ya da halkı kin ve isyana teşvik etmek gibi suçlarla suçlanması kamu vicdanını yaralar durumda. Hem uluslararası hem de ulusal kamuoyunca bu tepkileri hep birlikte görüyoruz. Umarız hükümet bu talepleri ve tepkileri dikkate alır” diye konuştu.

Nedim Şener’in eşine yapılan ziyaretin ardından GÖP adına Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Sekreteri Sibel Güneş, TGC Saymanı Alper Turgut ve Basın Konseyi Genel Sekteri Oktay Hududi, Ahmet Şık’ın Gümüşsuyu’ndaki evine ellerinde çiçeklerle geldi. Yonca Şık’ı ziyaret eden gazetecileri, Ahmet Şık’ın akrabaları kapıda karşıladı. Bu sırada bir grup gazeteci de Şık’ın evinin önünde “Nedim -Ahmet onurumuzdur” ve “Ahmet çıkacak yine yazacak” sloganları attı.
Gazeteciler, Ahmet Şık’ın eşi Yonca Şık’ı ziyaret ettikten sonra bir basın açıklaması yaptı. Açıklama sonrasında TGC Saymanı Alper Turgut, “Maalesef arkadaşlarımızı tutukladılar. Ama biz çok iyi bir ivme kazandık. Bu ivmeyi devam ettirtmemiz lazım. Eylemlerimiz devam edecek” diye konuştu. Basın Konseyi Genel Sekteri Oktay Hududi de, kanunda gazetecilerin yazı yazmasının suç olmadığını vurgulayarak, “Ama anlaşılmaz bir gerekçeyle arkadaşlarımızı tutukladılar” dedi.

2007’de öldürülen gazeteci Hrant Dink’in eşi Rakel Dinkde Şener ve Şık’ın eşleri Vecide Şenerve YoncaŞık’ı ziyaret ederek destek verdi. Ahmet Şık’ın evine gelen Dink, Yonca Şık’a geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Süreçle ilgili bilgi alan Rakel Dink, “Biz her zaman sizin yanınızda olacağız” dedi.

6 Mart saat 06:00

Gazeteci Ahmet Şık ve Nedim Şener’in adliyeye sevk edileceği haberi 5 Mart cumartesi sabahı arkadaşlarına ulaştığında herkesin içini bir umut kaplamıştı. Savcılık sorgusunun hızlla bitirileceği ve büyük bir ihtimalle her iki gazetecinin de savcılık sorgusu sonrasında serbest bırakılabileceği konuşuluyordu.

Saat 13:00’ten sonra Ahmet ve Nedim’in arkadaşları Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nin önünde toplanmaya başladı. Saat 16:00 civarında iki gazeteciyi taşıyan minibüs Adliye’ye giriş yaptı. Sorgu uzadıkça dışarıya gelen haberler tedirginliği artırsa da yine de kimse umudunu kaybetmek istemiyordu.

Saat 11:00 civarında beklentilerin aksine Savcı Zekeriya Öz’ün iki gazeteciyi tutuklanma istemiyle mahkemeye sevkettiği haberi üzerine adliye kapısındaki kalabalık biraz daha arttı. Geceyarısından sonra yaklaşık altı saatlik bekleyiş sonucunda çıkan tutuklama kararı ise kapının önündeki gazetecilerin patlamasına neden oldu. Gece boyunca atılan sloganlar, iki gazeteciyi taşıyan minibüs adliye kapısından çıkarken protesto gösterisine dönüştü. İşte HaberVskamerasından o anlar…