Fıstık atma, destek at

Yakın zamanda konan tüberküloz teşhisinin ardından yoğun bakıma alınan Siya Siyabend grubunun solisti, sokak müziğinin sembol figürü “Bizon Murat” lakaplı Murat Toktaş için, 3 Mart cumartesi düzenlenen dayanışma gecesinde tüm sevenleri Kadıköy Sahne’de biraraya geldi.

Aynı sesler, aynı sözler

Popüler müziğin vardığı son hale baktığımızda ortak noktanın “elektronikleşme” olduğunu görüyoruz. Artık, “popüler şarkıcılar” , yaptıkları şarkıları techno, house, hip hop gibi elektronik tabanlı müziklerle sentezleyerek bir tür “elektronik tektipleşme” yarattılar. Serdar Ortaç’ın ve Kenan Doğulu’nun şarkılarında hip hop altyapıları kullanması, Gökhan Özen’in rap yapması, Yılmaz Morgül’ün techno müzik üzerine türkü söylemesi… Bunları on sene … Devamını oku

Benim Adım Orman

Lara Özlen Dört buçuk yıllık özlemin ardından “Hoşçakal”la kapattığı ruh muhasebesinin kapağını “Merhaba”yla açıyor Şebnem Ferah. Özletmişti kendini, bekleniyordu heyecanla, herhalde herkes hemfikir bu konuda. 2007’de piyasaya sürülen “rock senfonisi” sayılmazsa yıllardır biriken bir “stüdyo albümüne özlem” söz konusu. Daha pek taze olan Benim Adım Orman albümünün kapağını, beklentilerimi büyüttükçe büyüterek açıyorum. Sonuç: Az biraz … Devamını oku

Smoke on Bosphorus

Rock müzik tarihinin efsanevi mihenk taşlarından Deep Purple, 4. İstanbul konserinde de hayranlarını rock’a doyurdu. Turkcell Kuruçeşme Arena’daki diğer konserlere kıyasla muhtemelen bilet fiyatlarını yüksekliği ve hafta içi oluşu sebebiyle konser daha tenha gözükse de grubun çıktıkları uzun yolculuğun başlangıcı 1960’lar olunca, konser alanını da 7’den 70’e bir hayran kitlesi doldurmuştu. Ağarmış saçlarıyla kelli felli … Devamını oku

Placebo İstanbul’da

Aynı okuldan mezun Brian Molko ve Stefan Olsdal’ın 1994’te Londra metrosunda karşılaşmasıyla Placebo’nun ilk filizleri atılmış olur. Evlerinde müzik denemeleri yapan ikiliye Olsdal’ın arkadaşı Robert Schultzberg de baterist olarak katılınca Ashtray Heart isimli ilk gruplarını kurarlar. Alternatif rocktan daha hareketli new wave punk tarzında müzik yapan grup Bruise Pristine parçasını kaydettikleri demolarıyla yapımcıların ilgisini çekmeyi … Devamını oku

Açık Hava Paramparça

Teoman dün gece Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi’ndeydi. Gerçi sahnede azınlık olan taraftaydı. Çünkü arkasında, iki gün öncesine kadar birlikte hiç çalmadığı 50 kişilik bir müzisyen grubu vardı. Aslında Teoman çalmadı da; sadece söyledi. Kendisi de dahil olmak üzere 51 müzisyen, “solist”in parçalarını seslendirdi.

Teoman’ın, İstanbul Senfoni Orkestrası ve Borusan Filarmoni Orkestrası müzisyenlerinden oluşan 50 kişilik toplulukla yaptığı şey, sanırım Türkiye’de bir ilk. Daha önce de bu türde performanslara tanık olmuştuk. Örneğin Bulutsuzluk Özlemi ve Şebnem Ferah parçalarını filarmonik düzende seslendirmişti. Ancak bu performanslarda klasik müzikçilere rockçılar da, gitarları, basları ve davullarıyla eşlik etmişlerdi. Teoman aynı şeyi yapmadı; kendini bir solist olarak klasik müzikçilere emanet etti.

Gelgelelim, bu teslimiyete pek de hazır gözükmedi Teoman. Nota şaşmayan filarmoni orkestrası, parçaya kimi zaman geç, kimi zaman erken giren, hatta Gönülçelen’de olduğu gibi, orkestranın şarkının neresinde olduğunu anlayabilmek için susmak zorunda kalan solistlerinden daha tutarlıydı. Teoman’a, Teoman’dan daha hazır vaziyetteydi yani.

Smokin provası

Ama belki de konserin en iyi tarafı da bu küçük tökezlemelerdi. Teoman’ın zaman zaman gırtlağına abanması haricinde, çalınan şeyin aslında rock olduğunu da bu küçük aksaklar hatırlattı. Ki solisti dinlemeye gelen ve sayısı 5 binin üzerinde olduğu söylenen dinleyicinin de bunlardan rahatsız olduğunu sanmıyorum. (Bu arada, Açık Hava’nın normal oturma kapasitesi 4 bin kişi.)

Teoman da dinleyiciden önce durumun farkındaydı zaten. Orkestra prova yaparken kendisinin ceket provasında olduğunu söyledi, iki kez. Hatta bir ara, kendi performansı yüzünden orkestradan beş altı kişinin o gece intihar edebileceğini de belirtti. Dün gecenin Teoman adına kaybı, bu performansın CD ya da DVD kaydı olarak piyasaya sürülemeyecek olması olabilir.

Yine de, filarmoniye eşlik eden bir iki rock enstrümanın olması, ya da sadece Teoman’ın bile, birkaç parçada olsun sahneye gitarla çıkması, izleyicinin aldığı keyfi katmerleyebilirdi.

Teoman, rock enstrümanlarının eksikliğini, sürpriz olmayacağı üzere, fiziksel performansıyla giderdi. Belli ki o da özenmiş, bu kez daha “efendi” çıkmak istemişti sahneye. Ama rockçı adam, öyle terzi provasında durduğu gibi duramazdı. Daha ilk şarkıda, smokininin düğmesini kopardı. Ona alışık seyirci de daha fazlasını talep etti elbette.

Erkek sesiyle asla!

Giderek daha az giyinik olacağını uman seyirciler, Teoman’ın her bir soyunuşunu, smokinini çıkarışını, kollarını sıvayışını tezahüratla karşıladı. Araya erkek seslerinin girişi, ama daha ziyade arkasındaki orkestra, bu ritüeli kısıtladı. (Şarkı isteğinde bulunan erkek dinleyicilere, erkek sesinden nefret ettiğini, birkaç defa söylemek durumunda kaldı.) Ve konseri, papyonu, pantalonu ve yeleğiyle tamamladı.

Velhasıl kendileri adına sıra dışı bir gece yaşayan filarmoni orkestrası da, Teoman’ın kendine gem vurmasından çok mutlu olmadı. Öyle ya, kendi konserlerinde soyunmalarını talep eden bir izleyici olmamıştı hiç. Tıpkı daha önce, parça aralarında sandalyesinin altındaki kadehe uzanıp, demlenme molası isteyen bir solistleri olmadığı gibi.

Dinleyicinin mutluluğu konser sonunda tekrar çalınan Paramparça’ya yansıdı. Açık Hava ayağa kalktı. Ve hep birlikte Teoman’ın bar taburesindeki doğum gününü kutladı.

(Finaldeki “Paramparça”yı izlemek için video kamera ikonuna tıklayın)

Haber ve video:Gökhan Tan

 

Lenny Kravitz’i çok sevmiştim

Lenny Kravitz, “sevgi devrimi” projesinin İstanbul ayağında Kuruçeşme Arena’da sahne aldı. Bence erkek adam sevgisini öyle ulu orta yerde, hele 13 bin kişi karşısında konuşmaz. Ben Lenny’yi rock yıldızı bilmiş ve öyle benimsemiştim. Ama dedim ya, aramıza sevgi girdi. Gökhan Tan Lenny Kravitz’in yaptığı müzik türü başta rock olmak üzere soul, funk, reggae gibi tarzları … Devamını oku

Kollarımızda uçan Lenny Kravitz

Müge Doğrular Yer Kuruçeşme Arena. Saat 21:00. Sahnenin en önlerinde rahat görebileceğimiz bir yer bulduk, dünyanın en iyi rock vokalistlerinden biri olarak gösterilen Lenny Kravitz’i heyecanla bekliyoruz. Kravitz’in parçalarını sevmeme rağmen kendisinden pek hoşlanmadığımı belirtmek isterim. Kendi aramızda insanlara “artiz” derken referans alabileceğimiz, kelimenin tam anlamıyla artist olan Lenny Kravitz’in boyundan büyük egosundan pek hoşlanmıyordum. … Devamını oku