Sosyalim, çünkü paylaşıyorum!

2000’li yıllarda internet, birilerinin içerik hazırlayıp birilerinin de okuduğu bir mecra olmaktan çıkıp kullanıcıların yarattığı içeriğe evsahipliği yapan bir ortam haline geldi. Web 2.0 adı verilen bu değişimin hemen ardından da “sosyal paylaşım devrimi” geldi. Artık internette herkes içerik üretiyor ve ürettiği içeriği sınırsız bir şekilde paylaşabiliyor. Medyatava’nın mayıs ayında yayınladığı ComScore internet sitesinin Türkiye … Devamını oku

Kolay müzisyenlerin ve mp3’lerin çağı

Milenyumdan sonra, 1990’larda doğan müzik tarzları geniş kitlelere hitap etmeye başlarken, bir çok yeni müzik tarzı da doğdu ve yeni akımlar ortaya çıktı. Dub, deep house, broken house, bossa nova, progressive, space age, exotica, downbeat, ambient, chill out, trip-hop ve benzeri müzik türleri 2000’lerde gündeme geldi. Alternatif denilebilecek bu tür müzikleri çalan radyolar açıldı ve … Devamını oku

Şifayı internetten kapma devri: e-hastalıklar

Flickr’da “fotoğraf avcılığı” Bunların yanı sıra Flickr gibi fotoğraf sayfalarında da aynı bağımlılığı görebiliyoruz. Çoğumuz başkalarının fotoğraflarına gizlice göz atarken yakalanmaktansa ölmeyi tercih ederken, Flickr gibi sitelerde insanların özel resimlerini paylaşmasıyla bu tür pişmanlıklar da ortadan kalkıyor.İngiltere Lancaster Üniversitesi’nden Haliyana Khalid ve Alan Dix, “fotoğraf avcılığı” üzerine bir çalışma yürütüyor. Flickr ve benzeri sitelerde zaman … Devamını oku

Yalnızlığa ticari çözümler

Yalnızlık birçok insanın korkulu rüyası. Dünya kendiyle baş başa kalarak kendini dinlememek için elinde avucunda ne varsa dökmeye hazır insanlarla dolu. Buna karşılık yalnızlığı bilançolarının kâr hanesini şişirmek için iyi bir fırsat olarak görenler de var. Bunlar da her an yeni buluşlarıyla ortalıkla boy gösteriyorlar… Teknolojinin bizi yalnızlaştırdığına dair makaleler havada uçuşadursun, çivi çiviyi söker … Devamını oku

Nice yıllar Tetris

Kimine göre havadan düşen anlamsız bloklar, kimine göre bir hastalık. Büyükten küçüğe hepimizin elini aşındırmış bir oyun. Mantık basit: Yukarıdan aşağı durmadan inen, yatay şekilde sağa, sola kaydırabildiğimiz ya da kendi ekseni etrafında döndürebildiğimiz renkli kutular. Durdurulamayan, giderek daha hızla düşmeye başlayan bu bloklar ekranı kaplayarak hayatı size zindan ediyor. Neyse ki düştükleri yerde, eksiksiz … Devamını oku

F1’de az parayla saadet olacak mı?

FIA (Uluslararası otomobil fedarasyonu) 2009 yılı içinde bazı yeni kuralların alındığını ve bu kuralların 2010 sezonunda uygulacağını açıkladı. Formula 1 için alınan yeni kurallar ile birlikte, Luca Di Montezemola başkanlığındaki Ferrari takımının yönetim kurulu, 12 Mayıs tarihinde yaptığı toplantı sonrasında 2010 sezonunda uygulanacak olan kuralların dayatma olduğunu ve bu kuralların uygulanması halinde 2010 sezonunda Formula … Devamını oku

Sanal dünyanın gerçek çöpü: e-atıklar

Dünyanın tüm gelişmiş ülkeleri bize her gün yeni bir teknoloji harikası ürün sunarken, sunulan her ürünün belli bir ömrü olduğu da biliniyor. Alınan bir bilgisayar ya da cep telefonu, zamanla eskidiği, bozulduğu ya da daha yenisi çıktığı için atılıyor. Alınan bir cep telefonun iki hafta sonra yeni modeli, kullanılan bilgisayara uyum sağlayamayan yeni yazılımlar çıkabiliyor. … Devamını oku

“Dinital” çağ

Dijital çağın getirdiği yenilik ve kolaylıklar saymakla bitmez. Fotoğraf makinesinden resim çerçevesine, saatten tansiyon ölçme aletine kadar en gereklisinden en gereksizine günlük hayatımızda kullandığımız çoğu eşya dijitalleşti. Fotoğraf makinesinin dijitale çevrilmesiyle fotoğrafçılıkta yepyeni bir çığır açılırken, evimizde büfenin üzerinde duran fotoğraf çerçevesinin dijitalleşip slayt gösteri yapmasıyla hayatımızda değişiklik adına bir yaprak bile kımıldamadı. Dijitale çevrilen … Devamını oku

“Lale soğancısında buluşalım sevgilim”

Kavuşmaların ve vedaların vazgeçilmez mekanları olan havaalanları aslında ait oldukları kentlerin dokusu ve kültürleri hakkında bize ilk izlenimleri verir. Örneğin Atina’nın ufacık havaalanına ilk indiğinizde Türkiye’den aslında hiç çıkmamış gibisinizdir. Gümrük memurlarının vücut dili adeta bizimkileri andırır, buyurgan ve tekinsizdirler. Yunanistan’a geldiğinizi anlamak için ancak koca bir bardak Frappe içmeniz gerekecektir. Amerika’daki tüm havaalanları sizi … Devamını oku